Devlet. Платон
Чтение книги онлайн.

Читать онлайн книгу Devlet - Платон страница 20

Название: Devlet

Автор: Платон

Издательство: Elips Kitap

Жанр:

Серия:

isbn: 978-625-6865-01-3

isbn:

СКАЧАТЬ yapmaması gerektiğini çıkaramayız. Neden böyle bir çıkarım hatalıdır? Çünkü aralarındaki zıtlık sadece kısmidir, tıpkı bir erkek ve kadın doktor arasındaki gibi bütün özelliklerde söz konusu değildir ya da bir hekimle marangoz arasındaki gibi. Ve eğer cinsiyetlerin farkları yalnızca birinin peyda edip diğerinin çocuğu taşımasıysa bu onların farklı eğitimler almasını gerektirmez. Kadının kapasitesinin erkekten farklı olduğunu sayarsak insanlar birbirinden hep aynı miktarda mı farklıdır? Doğa, vatandaşlarımızın iki cinsiyet fark etmeksizin gerek duyduğu bütün özellikleri oraya buraya dağıtmış mı? Ve hatta kendi meşguliyetlerinde kadınlar genelde, bazı durumlarda erkeklerden üstün olsalar da yeterince saçma şekilde onlar tarafından bastırılmamışlar mıdır? Kadınlar erkeklerle aynı türdendir ve onlarla aynı tıp, jimnastik veya savaş kabiliyetine ya da kabiliyet isteğine sahiptir fakat daha az miktarda. Yani bir kadından iyi bir yönetici olurken diğerinden olmayabilir. Ve iyi olan, diğer yöneticilerin meslektaşı olarak seçilmelidir. Eğer özellikleri gerçekten de aynıysa ve varılan sonuç eğitimlerinin de aynı olması gerektiğiyse kadınların da müzik ve jimnastik öğrenmesinde doğaya aykırı ya da imkânsız bir şey yoktur. Ve onlara vereceğimiz eğitim en iyisi olacaktır, ayakkabı tamircilerinden çok daha iyi. Ve en iyinin de iyisi kadınları eğittiğimizde Devlet için bundan daha yararlı bir şey olmayacaktır. Bu yüzden bırakalım da giysilerini çıkarıp iffetlerini, savaş meşakkatindeki ve ülkenin savunmasındaki paylarını giysinler. Onlara gülenler, acılarına meraklıdır.

      İlk dalga geçti ve tartışma, erkeklerle kadınların ortak görevleri ve ilgi alanları olabileceğini kabul etmeye zorlandı. İkinci ve daha büyük bir dalga yaklaşmaktadır: Kadın ve çocuk halkı, uygun ve mümkün müdür? Uygunluk için şüphe duymam ama mümkünatından emin değilim. “Yok, bence ikisinde de biraz şüphe söz konusu.” İlkini ispatlama işinden kaçmaya çalıştım ama sen bu küçük manevramı yakaladığına göre boyun eğmeliyim. Hayalimi sadece yürüyüşlerimdeki yalnızlık içerisinde, neyin gerçekleşme ihtimali olduğunun düşüyle destekleyeyim ve sonra, neyin gerçekleşme imkânı olduğuna döneceğim.

      İlk olarak, yöneticilerimiz yasaları uygulayacaklar ve gerektiğinde yenilerini yapacaklar. Müttefikleri ve bakanları da onaylayacak. Siz, parlamenterler olarak zaten erkekleri seçtiniz ve şimdi sıra kadınlarda. Seçim yapıldıktan sonra, ortak evlerde kalacak, ortak yemekler yiyecek ve matematikten daha kesin bir ihtiyaçtan dolayı bir araya getirilecekler. Ama ahlaksızlık içinde yaşamalarına izin verilemez. Bu, yöneticilerin uzak durması gereken fena bir şeydir. Bundan kaçınmak için kutsal evlilik merasimleri yapılacak ve kutsallıkları, faydalılıklarıyla orantılı olacak. Burada, Glaukon, bir kuş ve hayvan yetiştiricisi olduğunu bildiğim için, şunu sormak istiyorum: Çiftleştirmede büyük önem göstermiyor musun? “Kesinlikle.” Öyleyse insan evliliklerine daha az önem gerektiğini düşünmemiz için bir sebep yok. Fakat daha sonra yöneticilerimiz, devletin becerikli hekimleri olmalıdır çünkü vatandaşları arasında istendik birleşmeler gerçekleştirmek için yeterli dozda sahteliğe ihtiyaç duyacaklardır. İyi olan iyiyle, kötü olan kötüyle eşleştirilmelidir ve birinin yavrularına bakılmalı iken diğerininki öldürülmelidir. Bu şekilde grubun en iyi durumu korunur. Evlilik törenleri, topluma göre sabit zamanlarda kutlanır ve gelinler ile damatlar orada tanışır. Grubun becerikli sistemi sayesinde yöneticiler cesur ve adil olanın bir araya gelmesini planlar ve alt derecedeki soydan olanlar yine alt derecedeki ile eşleştirilir. İkinci saydığımız, yöneticinin gerçek amacına bağlanır. Çocuklar doğduğunda cesur ile adilin yavrusu şehrin belirli bir kısmında etrafı çevrili bir yere götürülür ve burada uygun bakıcılar tarafından bakılır. Gerisi de bilinmez yerlere hızla uzaklaştırılır. Anneler yuvaya getirilir ve çocukları emzirir. Şuna dikkat edilmelidir ki kimse kendi yavrusunu tanımaz ve eğer gerekirse başka bakıcılar da işe alınır. Gece uyanıp çocuğu bekleme işi başka görevlilere verilir. “Öyleyse yöneticilerimizin eşlerinin, çocukları varken çok zamanı olacak.” Evet, oldukça doğru, dedim, öyle olmalı.

      Anne babalar hayatın, bir erkek için, “hayatın hızının muhteşem olduğu yeri geçtiği” yirmi beş yaş ile elli yaş arasındaki otuz yıl olarak görülen, en güzel döneminde olmalı. Kadınlar için ise yirmi ile kırk yaş arasındaki yirmi yıllık dönemdir. Bu yaşların altında ya da üstünde olup evlilik törenlerine katılanlar saygısızlıklarından ötürü suçluluk duymalı. Ayrıca yöneticilerin izni olmadan evlilik bağı kuranlar da suçluluk duymalıdır. Bu ikinci kural, belirlenmiş yaşlar içindekiler için geçerlidir. Sonrasında, ebeveynler, çocuklar ve kardeşler yasaklanmış şeylerden kaçındıkları sürece isteğe göre evlenebilirler. İzin elde edildiğinde sonuncusu tam olarak yasaklanmış değildir. “Her şey ortakken nasıl akrabalık derecesini bilebiliriz?” Cevap, kardeşlerin nikâhlardan dokuz ay sonra doğmuş olmaları ve anne babaları da o zaman evlenmiş olanlardır. Böylece herkesin bir sürü çocuğu ve her çocuğun bir sürü anne babası olacaktır.

      Sokrates devam eder: Şimdi, bu şemanın, bütün politikamızla uyumlu ve faydalı olduğunu kanıtlamalıyım. Devletin en büyük menfaati birliktir, en büyük kötülüğü de uyuşmazlık ve dikkat dağınıklığıdır. Ve özel zevklerin, acıların, çıkarların olmadığı; bir üyenin canı yandığında diğerlerinin de yandığı; bir vatandaşa dokunulduğunda herkesin hemen duyarlı olduğu ve son olarak devletin serçe parmağına bir şey olduğunda bütün vücuda yayılıp ruhu titrettiği bir yerde elbette birlik olur. Çünkü hakiki devletin, bireydeki gibi bir parçası zarar gördüğünde tamamı zarar görmüş olur. Her devletin halkı ve demokrasi ile diğer devlet uzmanlıklarına göre hükümdar denilen yöneticileri vardır ama bizim devletimizde onlara kurtarıcı ve dost denir. Diğer devletlerdeki vatandaşlara kul denirken bizde besleyici ve veznedar denir. Diğer yerlerde dost ve meslektaş denirken bizde babalar ve kardeşler denir. Ve diğer devletlerde aynı hükûmetin üyeleri bir meslektaşını arkadaşı sayıp diğerini düşman sayarken bizim devletimizde bir insan diğerine yabancı değildir çünkü her vatandaş diğerlerine kan bağıyla bağlıdır ve bu adlar ile konuşma tarzı uyumlu bir gerçekliğe sahip olacaktır. Çocukların kulaklarında bebeklikten itibaren kardeş, baba, anne sözcükleri tekrar edilecektir, önemsiz kelimeler olmayacaktır. Ve yine, vatandaşların her şeyi ortak olacaktır. Ortak mülklerinde ortak zevkleri ve acıları olacaktır.

      İnsanların sahip oldukları tek şey bedenleriyken tek zihinde olanların arasında bozuşma, münakaşa, mal mülk davaları ya da herkes kendini korumak zorundayken şiddet davaları olabilir mi? Hakarete uğradığı zaman vurma izni, bıçağın “panzehir”i olacaktır ve devletteki kargaşaları engelleyecektir. Fakat kimse kendinden büyüğe vurmayacaktır. Hürmet, ellerini akrabasına sürmesine engel olacaktır ve ailenin kalanının misilleme yapmasından korkacaktır. Dahası, bizim vatandaşlarımız hayattaki küçük kötülüklerden kurtulmuş olacaktır. Zenginlere yağcılık, paragöz ev gözetimi, ödünç alma ve ödünç verme olmayacak. Diğer devletlerle kıyaslandığında bizimki olimpik galip olacak, en büyük nimetlerle ve dinginlikle taçlanacak. Onlar ve çocukları hayatta güzel geçinecek ve ölümlerinden sonra onurlu cenaze törenleri olacak. Devletin mutluluğu için bireylerin mutluluğu feda edilmez ve olimpik galibimiz bir ayakkabı tamircisine dönüşmez ama bütün ayakkabı tamircilerinden daha fazla mutluluğa sahiptir. Aynı zamanda, eğer herhangi bir kibirli genç devleti kendine özelleştirme hayali kurmaya başlarsa “yarımın bütünden daha iyi olduğu” ona hatırlatılmalıdır. “Önünde böyle cesur bir hayat vaadi varken ona kesinlikle yerinde kalmasını önermeliyim.”

      Fakat böyle bir toplum mümkün müdür? Hayvanlar ve insanlar arasında, eğer mümkünse ne şekilde mümkündür? Savaşta zorluk yoktur, komünizm prensibi askerliğe uyarlanmıştır. Anne babalar çocuklarını savaşa tepeden bakmaya götürür. СКАЧАТЬ