Kızılderili Mitolojisi. Daniel G. Brinton
Чтение книги онлайн.

Читать онлайн книгу Kızılderili Mitolojisi - Daniel G. Brinton страница 17

Название: Kızılderili Mitolojisi

Автор: Daniel G. Brinton

Издательство: Maya Kitap

Жанр:

Серия:

isbn: 9786258361001

isbn:

СКАЧАТЬ ve bu eski halkın ünlü sanatsal yeteneğinden gelir (Buschmann, Aztek. Ortsnamen, s.682: Berlin, 1852). Tolteklerden genellikle Nahuaların öncülü olarak bahsedilir ancak Tlaskaltekler ve Cholula yerlileri aslında Tolteklerdir, tabi bu ikinci isme yalnızca mitolojik bir anlam vermediğimiz taktirde. İki Aztek kolunun ilk göçleri ve ilişkileri, laf arasında, hala tamamen belirsizdir. Şoşoniler, kendileriyle ilk kez karşılaşıldığında Missouri’nin engin suları kadar kuzeyde ve şu anda Black Feetlerin oturduğu arazide yerleşiklerdi. Komançi, Wihinasht, Utah ve benzer grupları içeren dillerinin Azteklerin diliyle pek çok göze parçan benzerliği olduğu ilk kez Profesör Buschmann tarafından büyük çalışmasında gösterilmiştir, Uber die Spuren der Aztekischen Sprache im nördlichen Mexico und höhren Amerikanischen Norden, s.648: Berlin, 1854.

      28

      Humboldt, bu görüşünü Garcilaso de la Vega’nın Comentarios Reales de los Incas adlı eserinde korunmuş olan İnkaların gizli dilindeki on beş sözcüğün analizi üzerine kurmuştur. İncelemede hepsinin langua generalden türeyen formlar oldukları ortaya çıktı (Meyen, Uber die Ureinwohner von Peru, s.6). Peru Keçuvalarının Guatemala Kiçeleri ile karıştırılmaması gerekiyor. Kiçe bir yerin ismidir ve “çok ağaç” anlamına gelir; Keçuvanın kökeni ise bilinmiyor. Muiskas “insanlar” anlamına gelir. Bu ulus kendilerini Çibça olarak da adlandırıyordu.

      29

      Yamyamlar (ç.n.)

      30

      Karayip kelimesi muhtemelen savaş demektir. Bu anlama sahip Guarani ile aynı kelime olabilir. Tupi veya Tupa gök gürültüsü demektir ve yalnızca mitolojik açıdan anlaşılır.

      31

      Arukanyalılar isimlerini muhtemelen Keçuva dilindeki iki sözcükten aldılar, ari auccan: evet! Onlar savaşır. Bu, onların savaşçı karakterini pekâlâ anlatan bir ifadedir. Piazzaro’nun gelişinden önce İnkalar ile uzun ve korkunç savaşlara girişmişlerdi.

      32

      Bu metni yazarken Dr. von Martius’un takdire şayan çalışması elime geçti, Beiträge zur Ethnographie und Sprachenkunde Amerika’s zumal Brasiliens, Leipzig, 1867. Bu büyük araştırmacıya göre adadakiler dışında ana karada yaşayan Karayiplerin, Tupiler ve Guaraniler ile aynı soydan geldikleri kesindir.

      33

      Comptes Rendus, xxi. cilt, s. 1368.

      34

      Bu konunun en büyük iki otoritesi şu iki isimdir: Daniel Wilson, The American Cranial Type, in Ann. Rep. of the Smithson. Inst. 1862, s. 240 ve J. A. Meigs, Cranial Forms of the Amer. Aborigs.: Phila. 1866. Bu iki isim, bu metinde ifade edilen görüşlerle uyum içinde olup Crania Americana’da Dr. S. G. Morton tarafından savunulan görüşleri reddetmektedir.

      35

      Second Visit to the United States, s. 252.

1

Waitz, Anthropologie der Naturvölker, s.256.

2

Carriere, Die Kunst im Zusammenhang der Culturentwickelung, s.66.

3

Doğrusunu söylemek gerekirse Afrika’nın bası kıyısında yaşayan Yebuların çokbireşimli bir dil konuştukları ve diğer taraftan Meksika’da yaşayan Otomilerin Çince gibi tek heceli bir dilleri olduğu söylenir. Max Meuller daha da ileriye giderek Turan dillerinde bitişme süreci denen şeyin Amerika’da çokbireşimli olarak adlandırılan şeyle aynı olduğunu ileri sürer. Bu görüş, kabul edilemez. İlkinde kökler aynı kalıp biçimlendirici unsur alırlar ve ön ekler kullanılmaz; ikincisindeyse ön ekler yaygındır ve biçimlendirici unsurlar kökle harmanlanır. Her ikisi de yapısal değişiklik geçirir. Bunlar çok önemli ayrımlardır.

4

Gaius Cornelius Tacitus MS 56-120 yılları arasında Roma’da yaşamış hatip, avukat, senatör ve tarihçidir. İmparatorluğun kuzeyindeki Germenler üzerine yazdığı eserleriyle tanınır. (ç.n.)

5

Grimm, Geschicte der Deutschen Sprache, s. 571.

6

Quarto 4’e 4 ölçülerinde basılan kitaplardır. Tam bir kâğıdın bir yüzüne 4, öteki yüzüne de 4 sayfa basılıp katlanır ve 8 sayfalık formalar elde edilir. (ç.n.)

7

Peter Martyr d’Anghiera (1457-1526), Keşifler Çağında İspanya hizmetinde görev alan İtalyan bir tarihçiydi. (ç.n.)

8

Peter Martyr, De Insulis nuper Repertis, s. 354, 1574.

9

Bunlara Waitz’de rastlanabilir, Anthrop. Der Naturvoelker, iv, s. 173.

10

Tomás de Torquemada (1420-1498), İspanya kralı V. Ferdinand döneminde görev yapan İspanyol engizisyonu lideri. (ç.n)

11

Bu konuda tek kaynak: Diego de Landa, Relacion de las Cosas de Yucatan. Ed. Brasseur, Paris, 1864, s. 318. Bu açıklama, orijinal metinde son derece belirsizdir. Buna yalnızca, yazarın dedikleri bir şey ifade ediyormuşçasına bir anlam verdim.

12

Humboldt, Vues des Cordillères, s.72.

13

Desjardins, Le Pérou avant la Conquête Espagnole, s.122: Paris, 1858.

14

Ximenes tarafından verilen bir örnek, Origen de los Indios de Guatemala, s. 166: Viyana, 1856.

15

George Copway, Traditional History of the Ojibway Nation, s. 130, London, 1850.

16

Morse, Report on the Indian Tribes, s.352.

17

Kâğıda döktüklerimi, hafızama da kazırım. (ç.n)

18

Gomara, De Ayllon’ın Atlantik kıyısında Hatteras Burnu yakınlarında geyik sürüsü güden ve bunların sütüyle peynir yapan kabileler bulduğunu ileri sürmektedir (Hist. de las Indias, s.43). Bu ifadeye hiç önem vermiyorum. Bundan bahsetmemim tek sebebi, bu bölgede yaşayan artık nesli tükenmiş kabileler hakkında diğer bazı ilginç bildirimlerle bağlantı kurmaktır. Hem De Ayllon hem Lawsom, bu insanların çok açık tenli olduklarından bahseder. Lawsom; sarı saçlı, mavi gözlü ve açık tenli pek çok insan görmüştür; bu insanlar patates (veya yer fıstığı), tütün ve pamuk yetiştiriyorlarmış (Humboldt); zamanı, altmış parçaya ayrılmış ahşap disklerle hesaplıyorlarmış (Lederer); ve bu en ölçülü tespit, İzlanda Destanlarında İskandinavyalı deniz gezginlerinin on birinci yüzyılda kendi ten renklerine sahip, örme uzun kıyafetler giyen ve en az kendileri kadar medeni olan insanlar buldukları gizemli Beyaz İnsanın Diyarı veya Büyük İrlanda’yı tam da bu enleme yerleştirmektedir.

19

Eskimo ismi, Algonkin dilindeki Eskimantick (çiğ et yiyiciler) kelimesinden gelmektedir. Eskimoların bir zamanlar Atlantik kıyısının epey güneyine hâkim olduklarına inanmamız için geçerli sebebimiz var. İskandinavyalılar, 1000 yılında muhtemelen Rhode Island yakınlarındaki Vinland’ın, yerlileriyle karşılaştılar ve bu insanlar Labrador’dan bildikleriyle aynı ırktı. Bunlara Skralingar (ufak tefekler) diye hitap ediyorlar ve СКАЧАТЬ