Название: Kızılderili Mitolojisi
Автор: Daniel G. Brinton
Издательство: Maya Kitap
isbn: 9786258361001
isbn:
21
Washington Üniversitesi’nden merhum Profesör W. W. Turner ve Berlin Üniversitesi’nden Profesör Buschmann, bu geniş çapta dağılmış ailenin sınırlarını izleyen iki akademisyendir. İsimleri, Britanya Amerika’sındaki Athabasca Gölü’nden gelmektedir.
22
Çeroki dili, İrokua diliyle sınırlı sayıda ortak kelimeye sahiptir ancak dildeki yapısal benzerlik yakındır. İsmin kökeni bilinmiyor. İsim şüphesiz, Tellico, esasen Tsaliko, Nehri’ninkiyle neredeyse aynı şekilde (Ramsey, Annals of Tennessee, s. 87), çoğul bir form olarak
23
Algonkin tabiri,
24
Apalachian; Krikçe büyük deniz, okyanus anlamına gelen apala ile insan anlamındaki chi ekinin birleşimi olan iki kelimeden oluşmaktadır ve okyanus kıyısında ikamet edenler anlamına gelmektedir. Natchezlerin Mayaların soyundan geldiğini tahmin edip yüz kadar Natchez sözcüğünü Maya lehçelerindeki eşdeğerleriyle dikkatli bir şekilde inceleyerek kanıtlayan ilk kişiyim. Bunlar arasında
25
Yerli dilinde Dakota, arkadaşlar veya müttefikler anlamına gelir.
26
Rep. Of the Commissioner of Indian Affairs, 1854, s. 209.
27
Professor Buschmann’a göre Aztek kelimesi muhtemelen
28
Humboldt, bu görüşünü Garcilaso de la Vega’nın Comentarios Reales de los Incas adlı eserinde korunmuş olan İnkaların gizli dilindeki on beş sözcüğün analizi üzerine kurmuştur. İncelemede hepsinin langua generalden türeyen formlar oldukları ortaya çıktı (Meyen, Uber die Ureinwohner von Peru, s.6). Peru Keçuvalarının Guatemala Kiçeleri ile karıştırılmaması gerekiyor. Kiçe bir yerin ismidir ve “çok ağaç” anlamına gelir; Keçuvanın kökeni ise bilinmiyor. Muiskas “insanlar” anlamına gelir. Bu ulus kendilerini Çibça olarak da adlandırıyordu.
29
Yamyamlar (ç.n.)
30
Karayip kelimesi muhtemelen savaş demektir. Bu anlama sahip Guarani ile aynı kelime olabilir. Tupi veya Tupa gök gürültüsü demektir ve yalnızca mitolojik açıdan anlaşılır.
31
Arukanyalılar isimlerini muhtemelen Keçuva dilindeki iki sözcükten aldılar,
32
Bu metni yazarken Dr. von Martius’un takdire şayan çalışması elime geçti,
33
34
Bu konunun en büyük iki otoritesi şu iki isimdir: Daniel Wilson, The American Cranial Type, in Ann. Rep. of the Smithson. Inst. 1862, s. 240 ve J. A. Meigs, Cranial Forms of the Amer. Aborigs.: Phila. 1866. Bu iki isim, bu metinde ifade edilen görüşlerle uyum içinde olup Crania Americana’da Dr. S. G. Morton tarafından savunulan görüşleri reddetmektedir.
35
36
Martius,
37
38
Martius,
39
Ancak en dogmatik filozofların, tutarlı bir şekilde açıklandığında doğuştan gelen ideler öğretisini reddetmesi için bir sebep yoktur. Bayağı hayvanların yemek bulmasını, göç etmesini ve türünü idame etmesini sağlayan içgüdüler ve alışkanlıklar, doğuştan gelen belirli izlenimlere tabidir ve sınırlı anatomik ve morfolojik ilişkilerle uyumludur. Hiç kimse hayvanların bilgisinin deneyimsel olduğu iddiasında bulunmaz. Aynı şekilde insan beyni, genetik veya başka bir yolla, bir tür olarak insana özgü olan çeşitli duyusal izlenimler alır. Böcekçil ay-ay maymunun beyni onu başarılı bir larva avına nasıl yönlendiriyorsa insan beyni de insanın düşüncelerine, eylemlerine ve kaderine yol gösterir.
40
41
Tıp, ilaç gibi anlamlara gelen bu kelime aynı zamanda efsun, büyü gibi anlamlara da gelmektedir. (ç.n.)
42
Bu türetmeleri, belirli kaynaklar eşliğinde sunuyorum. Zira, bu kelimelerin telaffuzundaki böylesi olağanüstü bir benzerliğe Kuzey Amerika’da ve Güney Amerika’nın bazı bölümlerinde rastlanabilir. Bu benzerlik, bunların tek bir kökten türediğini ileri sürmek için kışkırtıcı olabilir. Mesela, Maya lehçelerinde