Bulgaristan Türk Şiiri Cilt 2. Şaban Mahmudoğlu Kalkan
Чтение книги онлайн.

Читать онлайн книгу Bulgaristan Türk Şiiri Cilt 2 - Şaban Mahmudoğlu Kalkan страница 26

Название: Bulgaristan Türk Şiiri Cilt 2

Автор: Şaban Mahmudoğlu Kalkan

Издательство: Elips Kitap

Жанр:

Серия:

isbn: 978-625-6852-48-8

isbn:

СКАЧАТЬ serdi kara saçlarını

      Renklere gölgeler düştü

      Çiçekler solgun …

      Kalbim çağıran bakışını

      Kumral saçlarını özlemekten yorgun.

      Hasretli gözlerim

      Bahtımın ufuklarında arıyor seni

      Sensiz mi geçireceğim yine gecemi?

      HATIRALAR 123

      Kimi usandırıcı, kimi okşayıcı

      Hepsi bir başka derin..

      Diziliyor aklıma

      İki nazik el dolanıyor boynuma.

      O güler yüzlü, sarışın kızın

      Belki bir üzüntü gizliyordu

      Suyun ayansında

      İlk buseyi aldığım an.

      Hep bunu düşünüyorum Tuna

      Her seyrine daldığım zaman.

      NO: 95 AHMET MEHMET (1941)

(Ahmet Mehmedov)

      Ahmet Mehmet 1941 yılında Kırcali’nin Koşukavak (Kru movgrat) Belediyesine bağlı Kıyılar köyünde tütüncülükle ge çimini sağlayan fakir bir ailede doğdu. İlk ve orta öğrenimini Koşukavak’ta tamamladıktan sonra Kırcali Türk Pedagoji oku lundan mezun oldu. Uzun yıllar Rodop köylerinde Türk çocuk larına Türkçe’yi öğretti.

      Bulgarlaştırma kampanyasında iktidarın ilk hedeflerinden biri oldu. Benliğini korumak isteyen yazar bu olaya şiddetle karşı koydu. Tutuklandı, aylarca göz altında tutuldu, sorgulandı, dövüldü ve sürgüne gönderildi. Daha 1970 yılında çok sevdiği öğretmenlikten atıldı. Yirmi yıla yakın vasıfsız işçi olarak Rodoplar’da, Sofya’da ve kendi köyünün kooperatifinde çalıştırıldı. Jivkov diktatörlüğünün çökmesinden sonra 1989 yılında ülkedeki demokratikleşme sürecinden istifade ederek tekrar öğretmenliğe döndü. Halen köyünde oturuyor, Türkçe öğretmeni olarak hayatını kazanıyor şiirlerini ve öykülerini yazmaya devam ediyor. Evli ve bir çocuk babasıdır. Bulgarca biliyor.

      Gönlünü daha öğrenciyken edebiyata kaptıran Ahmet Mehmet yaratıcılığa lirik şiirle başladı. Rodop Türklerinin acı kaderini anlatan öyküler yazdı. Konularını hep çevresindeki olaylardan aldı. Onun tipik kahramanları hep tanıdığı insanlar oldu. Şiirlerinde aşkı ve işsizliğin getirdiği buruk hayalleri işledi. Öykülerinde Rodop insanın acısını, huzursuzluğunu, ekmek kavgasını ve mutlu günlerin geleceğine olan inancını dile getirdi.

      Eserleri :

      “Kır Çiçekleri”, Öyküler, Kırcali, 1997

      “Ve Varız”, Şiirler, Kırcali, 1999

      BENİ RAHATSIZ EDEN 124

      Beni rahatsız eden sokaklar

      Sokaklardaki evler

      Ölen saksılar

      Tütmeyen bacalar.

      Beni rahatsız eden evler

      Sokakların heykeli

      Nürtonu sarmış alevler

      Yitirilmiş insan emeli.

      Beni rahatsız eden saksılar

      Ağlar benim bacılarım ağlar

      Bursa’da mı İzmir’de mi

      Yoksa İstanbul’da, sığınak arar.

      Beni rahatsız eden bacalar

      Tütmüyorsunuz

      Her şey sönmüş soğumuş

      Ağlar kanım, ulusum ağlar.

Temmuz 1992, Koşukavak

      BENİ ANARSAN 125

      Beni anarsan

      Sakın arka kapıdan gelme

      Gizler, şüpheler girer oradan

      Beni anarsan

      Arka kapıdan gelme.

      Beni anarsan

      Karı, buzu

      Taşı, toprağı delen

      Baharı müjdeleyen

      Akçabardak gibi gel.

      Ve

      Sakın arka kapıdan gelme.

      Toprağımdan gel.

      Kardelen gibi…

      İŞSİZLİK 126

      İşsizlik de iyi bir şeymiş meğer

      Günleri saymaktan kurtuluyorsun bir kez…

      Delik deşik olacak ceplerin

      İkide bir derin, derin

      Çekeceksin içini.

      Vakitli vakitsiz

      Miden usare salacak

      Gözlerin sönük

      Yüzün ayva sarısı olacak.

      Karında üstelemeyecek

      Şunu alalım bunu alalım

      Çocuğunun gözünü yaşartacak

      Vitrindeki bisiklet …

      Ve sen

      Umurunda olmasın

      Şişmanlık derttir

      Olacaksın bir iskelet.

      İNSAN OLUŞUMU UNUTTUM 127

      Yıprattılar beni

      Dilimi yıprattılar

      Gözümü kaşımı

      Ayaklarımı yıprattılar

      Kollarımı

      Birer, birer ağarttılar

      Saçlarımı.

      Unuttum sağı solu

      Ekmeği unuttum

      Kaşığı, çatalı

      Tuzu, şekeri, biberi

      Ağlayışı, gülüşü

      Bulutu unuttum

      Yağmuru

      Suyu kumu…

      Vesselam

      İnsan oluşumu unuttum.

      SİGARA 128

      Gıpta ediyorum doğrusu sana

      Senin gibi olmadığıma

      Varsın vurmasın benim de sol yanım …

      Etim kemiğim

      Gözüm kaşım olmasın

      Damarlarımda akmasın СКАЧАТЬ



<p>123</p>

“Hak ve Özgürlük” Gazete Sofya : 21 Temmuz 1995 Sayı N:.29

<p>124</p>

“Hak ve Özgürlük” Gazete Sofya, 1992, (21 Ağustos 1992), Sayı N: 34

<p>125</p>

“Hak ve Özgürlük” Gazete, Sofya, 1992, (19 Mayıs 1995) Sayı N:20

<p>126</p>

“Hak ve Özgürlük”, Gazete, Sofya, 1995, (19 Mayıs 1995) Sayı N: 20

<p>127</p>

“Hak ve Özgürlük”, Sofya, 1995, Sayı N:20, (19 Mayıs 1995)

<p>128</p>

“Hak ve Özgürlük”, Gazete, Sofya, 1995, Sayı N: 20, (19 Mayıs 1995)