Название: Eskimo masalları
Автор: Knud Rasmussen
Издательство: Maya Kitap
isbn: 978-605-7605-88-7
isbn:
“Ava giderken onu da yanımıza alalım. Fok balığı bulmamıza yardım edebilir.”
Böylece bir gün şafak sökerken yaşlı kadının penceresine gelip seslendiler:
“Ayıcık, haydi gel de avımızdan pay al. Bizimle ava çık, ayıcık.”
Fakat ayı dışarı çıkmadan evvel burnunu çekmişti, bu acıktığını gösteriyordu. Yemek yedikten sonra adamlarla beraber dışarı çıktı.
Yol üzerinde adamlardan biri şöyle dedi:
“Ayıcık, rüzgâr yönünde yürü. Yoksa hayvanlar kokunu alıp korkar.”
Bir gün yine avlanmak üzere dışarı çıkmışlardı ve eve dönüyorlardı. Yol üzerinde yaşlı kadına uğradılar:
“Kuzeyli avcılar az daha öldürecekti ayıyı. Canını zor kurtardık. Bu yüzden, onu uzaktan tanımalarını sağlayacak bir işaret yapmalısın. Boynuna, ipten geniş bir yakalık örüp takabilirsin mesela.”
Böylece ayının yaşlı bakıcı annesi, ona bir işaret hazırladı. İple ördüğü bir yakalıktı bu ve zıpkın ipi kadar genişti.
Bundan sonra ayı, her defasında fok balığı avlamayı başardı. En güçlü avcılardan bile kuvvetliydi. En berbat havalarda bile evde kalmıyor, ava çıkıyordu.
Yalnız sıradan bir ayı büyüklüğünde olduğu için öteki ayılarla karıştırılabilirdi. Diğer köylerdeki herkes bunu biliyordu. Bu yüzden bazen onu yakalayacak oluyorlar ancak yakalığını görünce serbest bırakıyorlardı.
Angmagssali’nin uzağındaki insanlar yakalanması yasak bu ayının haberini işitmişti. İçlerinden biri şöyle dedi:
“Eğer onu görecek olursam, hemen öldürürüm.”
Fakat diğerleri şöyle cevap verdiler:
“Sakın ha! Ayıyı öldürürsen bakıcı annesi yaşayamaz. Ayının yardımına ihtiyacı var. Karşına çıkacak olursa, sakın ona zarar verme. İşaretini görünce bırak gitsin.”
Bir gün ayı, her zamanki gibi avdan dönmüştü. İhtiyar annesi dedi ki:
“İnsanlarla karşılaştığında, sanki içlerinden biriymişsin gibi muamele et onlara. İlk önce onlar sana saldırmadıkça, sakın insanlara zarar verme.”
Bakıcı annesinin sözlerini işiten ayı, onun dediği gibi yaptı.
Böylece yaşlı bakıcı annesi, ayıyla yaşamaya devam etti. Ayı, yaz gelince avlanmak için denize gidiyor, kışın ise buzda avlanıyordu. Diğer avcılar artık onun tarzını öğrenmişti. Ayının avladıklarından onlar da pay alıyordu.
Fırtınalı bir günde ayı her zamanki gibi ava çıkmıştı. Akşama kadar da eve dönmemişti. Sonra burnunu çekip annesine acıktığını göstererek evin güney tarafında kendisine ayrılmış olan tahta sıraya atlayıverdi. O sırada yaşlı kadın evden çıktı. Dışarıda ölü bir adamın cesediyle karşılaştı. Ayı, peşinden getirmişti bu adamı. Tekrar eve girmeyen ihtiyar kadın en yakındaki komşusuna gidip pencereden seslendi:
Конец ознакомительного фрагмента.
Текст предоставлен ООО «Литрес».
Прочитайте эту книгу целиком, купив полную легальную версию на Литрес.
Безопасно оплатить книгу можно банковской картой Visa, MasterCard, Maestro, со счета мобильного телефона, с платежного терминала, в салоне МТС или Связной, через PayPal, WebMoney, Яндекс.Деньги, QIWI Кошелек, бонусными картами или другим удобным Вам способом.
1
Tupilak: Bir büyücünün, düşmanlarından intikam almak amacıyla meydana getirdiği canavar.
2
Geleneğe göre, adı verilen kişinin özelliklerinin çocuğa geçtiğine inanılmaktaydı.
3
Morsgillerden, Kuzey Atlantik’te yaşayan, 4 metre uzunluğunda, derisi, dişi ve yağı için avlanan memeli bir hayvan. (ç.n.)
4
Umiak: Eskimoların kullandığı büyük kayık. Kayak diye bilinen küçük kayıklardan farklıdır. (ç.n.)