Kahramanlık Saldırısı . Морган Райс
Чтение книги онлайн.

Читать онлайн книгу Kahramanlık Saldırısı - Морган Райс страница 4

СКАЧАТЬ İmparatorluk askeri karşı ataktaydı ve Thor tepesinde tiz bir çığlık duydu, kafasını kaldırdığında karşısında Estopheles’i gördü. Şahin aşağı dalarak lider İmparatorluk askerinin gözlerini tırmaladı. Asker yalpalayarak yere yığıldı. Estopheles diğer askerleri de pençeleyerek tek tek yere serdi.

      Saldırı sırasında Thor sapanına taş yerleştirip savurarak bir askerin şakağına isabet ettirdi. Asker, onlara yetişemeden yere serildi. O’Connor ölümcül bir doğrulukla iki okunu ateşledi, Elden iki askerin etini delip geçen mızrağını attı, askerler ayaklarının dibine yığıldı. İyi bir başlangıç yapmışlardı ancak öldürmeleri gereken yüz asker daha vardı.

      Savaş çığlıklarıyla alanın ortasında iki grup buluştu. Thor, ona öğretildiği gibi belirli tek bir askere odaklandı, bulabildiği en iri ve en acımasız olanını seçerek kılıcını yukarı kaldırdı. Thor’un kılıcı askerin zırhına çarparak darbeyi engellediğinde metallerin çarpışmasından dolayı yüksek bir ses duyuldu ve adam anında Thor’un kafasına savaş baltasını indirdi.

      Thor yalpaladı ve balta yere doğru düşerken belinden hançerini çıkararak askere sapladı. Adam yere yığıldı, ölmüştü.

      Thor iki saldırganın kılıçlarından korunmak için kalkanını zamanında kaldırdı, askerlerden birini kalkanını kullanarak öldürdü. Diğerine vurmak üzereyken arkadan sırtını yaracak kılıcı göz ucuyla fark etti, hemen arkasını dönerek kalkanıyla saldırıyı engelledi.

      Thor’a her taraftan saldırılıyordu, sayıca üstünlerdi ve tek yapabileceği bu vuruşlardan kendini koruyabilmekti. Saldıracak kadar zamanı ve enerjisi kalmamıştı sadece kendini savunabiliyordu. Sayıları artan askerler ona saldırmak için akın akın geliyordu.

      Thor şöyle bir baktığında Lejyon kardeşlerinin de aynı açmazda olduklarını gördü: hepsi bir veya iki askeri öldürmüştü ancak sayıca azdılar ve bunun bedelini her taraflarına aldıkları küçük yaralarla ödüyorlardı. Krohn’un sıçrayış ve saldırılarına, Indra’nın kayaları alıp asker grubuna savurarak onlara yardım etmesine rağmen Thor kaybettiklerini görüyordu. Etraflarının çevrilip öldürülmeleri an meselesiydi.

      “Bizi çöz!” dedi bir ses.

      Thor döndüğünde birkaç adım ötede diğer kardeşleriyle bağlanmış olan Drake’i gördü.

      Drake “Bizi çöz!” diye tekrarladı “biz de onlarla savaşmana yardım edelim! Davamız aynı!”

      Thor bu sefer savaş baltasından gelen bir başka şiddetli vuruşu daha savurmak için kalkanını kaldırırken, üç çift el daha olsa bunun çok işine yarayacağını fark etti. Onlar olmadan tüm bu askerleri yenme şansları yoktu. Thor üç kardeşe artık güvenemeyeceğini biliyordu ancak geldikleri noktada kaybedecekleri bir şey yoktu. Nihayetinde üç kardeşin o akşam dövüşmeleri için kendilerince sebepleri vardı.

      Thor bir kılıç darbesini daha savurduktan sonra dizlerinin üstüne çökerek kalabalıktan biraz öteye, üç kardeşe doğru yuvarlandı. Sıçradı saldırılardan koruyarak kılıçlarını alıp gruba katılana kadar her birinin ipini tek tek çözdü.

      Drake, Dross ve Durs kalabalık İmparatorluk askerlerini yararak, kılıçlarını saplayarak ve keserek onlara saldırdılar. Hepsi heybetli ve yetenekliydi, İmparatorluk askerlerini savunmasız yakalayarak hemen anında bir kaçını öldürdüler ve avantaj sağladılar. Yaptıklarından sonra Thor onları serbest bıraktığı için kendini karmaşık hissediyordu, ancak bu şartlar altında en iyi seçim buydu. Ölmekten daha kötü olamazdı.

      Şimdi kalan yaklaşık sekiz askere karşı dokuz kişilerdi. Olasılıklar hala ürkütücüydü fakat en azından önceki durumlarına kıyasla daha iyiydi.

      Lejyon kardeşler aldıkları eğitim doğrultusunda geri çekildiler. Yüzlük zamanında, etrafları çevriliyken ve düşman sayıca üstünken bile dövüşe devam etmeleri için eğitildikleri sayısız zamanda Kolk ve Brom’un onlara öğrettikleri gibi yaptılar: geri çekilip dar bir çember oluşturdular, sırtları birbirlerine dönük olarak İmparatorluk askerleriyle tek vücut olarak dövüşmeye başladılar. Ekstra gelen üç savaşçı nedeniyle daha cesur hareket ettiler ve her biri daha önce hiç olmadığı kadar kuvvetle ve cesaretle saldırdı.

      Conval topuzunu savurarak düşmana tekrar tekrar saldırdı ve zinciri elinden çıkmadan önce üç İmparatorluk askerini yere sermeyi başardı. Kardeşi Conven ise normal gürzle saldırdı. Aşağısını hedef alarak askerlerin bacaklarını metal topla paramparça etti. O’Connor bu kısa mesafede yayını kullanamazdı ancak belinden iki hançer çıkararak kalabalığa fırlattı ve iki askeri öldürdü. Elden savaş baltasını ustalıkla kullanarak etrafındakilere ağır darbeler indirdi. Thor ve Reece ise kılıçlarıyla darbeleri savuşturup maharetle bertaraf ettiler. Bir an geldi artık Thor iyimser hissetmeye başlamıştı.

      Sonra, Thor göz ucuyla onu rahatsız eden bir şeyi fark etti. Üç kardeşten birinin döndüğünü ve Lejyon dairesi içinden saldırıya geçtiğini gördü. Thor döndüğünde Durs’ü gördü. Durs, saldırıya geçmişti ama bir İmparatorluk askeri için değil, kendisi için. Thor’a saldıracaktı. Tam arkasından.

      Her şey çok hızlı gelişti ve önünde iki İmparatorluk askeriyle savaşan Thor bu sefer zamanında dönemedi.

      Thor ölmek üzere olduğunu biliyordu. Safça iki kere inandığı ve bir zamanlar erkek kardeşi bildiği çocuk tarafından sırtından bıçaklanmak üzereydi.

      Birden Conval, Thor’u korumak için belirdi. Durs Thor’un arkasından kılıcını indirirken Conval’ın göğsünü hedef almış oldu.

      Thor döndü ve “CONVAL!” diye haykırdı.

      Conval orada öylece donmuş bir şekilde, gözlerinde ölüm boşluğu,  kalbine saplanan kılıca doğru bakıyordu. Göğsünden kanlar fışkırıyordu.

      Durs durdu, aynı şaşkınlıkla ona baktı.

      Conval dizlerinin üstüne çöktüğünde göğsünden kanlar akmaya devam ediyordu. Thor sanki yavaş çekimde Conval’ın, can Lejyon kardeşinin, kendi kardeşi gibi sevdiği çocuğun yere kapaklanmasını ve ölümünü izledi. Hepsi Thor’un hayatını kurtarmak içindi.

      Durs Conval’ın tepesinde dikildi, aşağıya baktığında yaptığından dolayı şok geçiriyordu.

      Thor, Durs’ü öldürmek için atıldı ancak Conven onu engelledi. Conval’ın ikizi kendini öne atarak kılıcını çekti ve Durs’ün kafasını bedeninden oracıkta ayırdı, Durs’ün vücudu sallanarak toprağa düştü.

      Thor orada dikilirken içinde bir boşluk hissetti, suçluluk duygusuyla eziliyordu. Kararlarında çok fazla hata yapmıştı. Durs’ü serbest bırakmasaydı Conval hala yaşıyor olabilirdi.

      Sırtları İmparatorluğa bakıyordu ve bu askerlere bir fırsat vermişti. Açılan dairenin içine daldılar ve Thor arkasından omuz yuvasına inen bir balta darbesini hissetti, bu hareket önce yüzünü gömerek onu yere yığdı.

      Kalkmaya şansı olmadan, birkaç asker üstüne çullandı, ayaklarını sırtında hissediyordu sonra СКАЧАТЬ