Sabit Mukanov Romanlarında Diyalog Kullanımı. Rita Sultangaliyeva
Чтение книги онлайн.

Читать онлайн книгу Sabit Mukanov Romanlarında Diyalog Kullanımı - Rita Sultangaliyeva страница 11

Название: Sabit Mukanov Romanlarında Diyalog Kullanımı

Автор: Rita Sultangaliyeva

Издательство: Elips Kitap

Жанр:

Серия:

isbn: 978-625-6852-24-2

isbn:

СКАЧАТЬ kısacık bir konuşmasından onun dünyaya olan bakış açısını hemen fark ettirir. İtbay gibi İtbay’dan başka kimse konuşamaz. M. Hasenov ‘S. Mukanov ve Folklor’ adlı çalışmasında İtbay’ın şu düşüncelerini örnek olarak göstermiştir: “Çar’ın bakanının önünde Askar Rusça pohpohlayarak, güzel güzel konuşursa, sadece benim değil, bütün Kazak halkının şerefi ve morali yükselmez mi?” [60, 147 s] der. Gerçekten de konuşanı belirtmesek de bunun İt-bay olduğunu hemen anlamak mümkündür. Bu sözlerde İtbay, kendi kibrini, yalan gururuyla ‘ben buradayım’ dercesine aşikâr eder. Bununla birlikte, yerinde kullanılan sözler de az değildir. İtbay’ı överek destekleyen aksakal, kara sakallıların önünde ‘ben değil’ diye konuşması mümkün olmayabilir. Çünkü İtbay, bütün Kazaklardan kendini her zaman üstün tutan, atalarının elinden asla yönetim düşmemiş, gerçek kibir sahibi yöneticidir. Oysa ‘konuşurken ağzından bal damlıyor’ diye söylenecek deyimin yerine yazarın ‘pohpohlayarak, güzel güzel’ kelimelerini kullanması, İtbay tarafından söylendiği için, burada hem yerinde hem de uygun olmuştur.” [63, 118-119 ss] der. Ayrıca yazar, İtbay’ın yaradılışını, konuşmaları ve hareketleri aracılığıyla açıkça gösterebilmiştir. İtbay, kendisinin zayıf tarafını iyi bildiği için, ‘ağırlığının kaybolduğu yerlerden uzak duruyor.’ O, Askar’dan aslında nefret etse bile, ne çarın ne de bakanlarının önünde kendi değerini düşürmemek için Askar’ın “Ruslar değil, sıradan memur gibi küçük yöneticilerden de Rus dilini daha iyi bildiğine” inanarak, onu kendisiyle birlikte Petersburg’a götürür. İtbay’ın Askar ile ilişkisinde hiç gerçeklik payı yoktur. Yöneticinin ikiyüzlü sureti, onun tüm hareketlerinden belli olmaktadır. Fakat Askar, onun yalana dayalı ilişkisini ilk etapta fark etmez.

      Askar, aralarında dostluk ilişkisi bulunmayan İtbay’ı aslında sevmemektedir. Yine de durum ne olursa olsun, diplomatik yollara baş burarak rakibine oldukça adil davranır. Mesela, aşağıdaki diyaloğa dikkat edelim:

      …

      Askar biraz oturduktan sonra, bulunan eşya için sevinmese de, İtbay ile düşmanlık duygularını azaltmak niyetiyle, sessizce İtbay’ın yanına gider. İtbay da evindedir.

      “İteke, müjde!” dedi Askar, kapıdan girerken sevinmiş gibi yaparak.

      İtbay, düşmanlık göstermeden Askar’a soğuk bir bakış attı.

      “Kaybolan eşyanız bulundu.” diye ekledi Askar.

      “Nereden?” dedi İtbay, şaşırmışçasına yerinden fırladı.

      “Kayıp bürosundan haber verdiler demin!”

      “Eyvah, gidelim o zaman hemen!”

      “Müjdemi söyleyin!”

      “İstediğin olsun! Eyvah, gidelim!” [60, 181 s]

      …

      Askar ile İtbay’ın bu kısa konuşması, duygusal ve etkileyici türdeki haber niteliğinde günlük diyalogdur. Aradığı sandığın bulunması, İtbay için sevinçli bir haberdir. Sevincinden İtbay, Askar ile kırgın olduklarını da unutur. Askar’ın da istediği şey budur. Petersburg şehrine gittiklerinde İtbay’ın çar için götüreceği değerli sandığı çaldırdıktan sonra gösterdiği zulüm yüzünden Askar, kaybolan eşyanın kayıp bürosundan bulunduğunu söylemeyerek onu cezalandırabilirdi. Fakat o insanlık gösterdi. Kendisine ve yakınlarına zulmeden insana affedici şekilde davranmak gerektiğini gösteren hareketi, herkeste bulunmayan insani özelliğin Askar’ın karakterinde bulunması, esas kahramanın âlicenap insan olduğunu göstermektedir.

      Yukarıda verilen diyalog örnekleri, Ğ.Müsrepov eserlerinde karşımıza çıkan kısa diyaloglarla aynı özelliklere sahiptir. Kahramanların ani durumlardaki portresini göstermede yazar, kısa şekilli diyaloglara çok ağırlık vermiştir. Mesela, İtbay ile Şerbanidze, Askar ile İtbay arasındaki sohbet, ayrıntılı diyalog gibi kısa bir şekilde kesip atılmadan, Müsrepov eserlerinde karşımıza çıkan diyaloglara benzer şekilde istemeden güldürebilmektedir. Sürekli yönetimi altındaki insanları elindeki gücüyle korkutup boyun eğdiren yönetici İtbay’ın Askar’ın kendisine düşman olduğuna dikkat etmeyerek, bir anlık sevincini paylaştığını gösteren bu diyalog örneği, İtbay’ın mal mülk söz konusu olduğunda her şeyi unutabilen ve aniden değişebilen ikinci bir yanını ortaya koymaktadır. Kahramanın bir andaki karakterini tanıtmakla yazar, eserdeki asıl kahramanların tipleriyle portrelerini ortaya koymaya çalışmaktadır. Şimdi de kahramanlar arasındaki olayı imalı bir şekilde tasvir ederek veren diyalogları Ğ. Müsrepov’un kendi eserlerinden örneklerle göstermeye çalışalım:

      …

      “Yengeciğim, gerçeği söyleyin. Gözlerim ne durumda?” demiştim.

      “Eh be yavrum, bunu niye soruyorsun ki? Gözlerin parlıyor!” dedi tereddüt etmeden.

      “Kör olmamışımdır değil mi?”

      “Hayır, hayır! Evet, görmediğin doğrudur. Ama çok geçmeden tekrar görebileceksin…”

      “Yüzüm gözüm ne durumda?”

      “Ya, yüzün gözün de yerinde. Fazla bir şey olmamış. Beyaz mermer gibi eski halindedir…”

      “Peki, saçlarım?”

      “Saçlarını kesmek zorunda kaldık. Of Allah’ım… Kısa sürede uzayacak saçlarını ne diye dert ediyorsun ki…” [64, 268 s].

      …

      Bu verilen diyalog örneği Ğ. Müsrepov’un ‘Japon Efsanesi’ndeki, Göz hikâyesindendir. İki kahraman arasındaki diyalogdan doktor ile hasta arasındaki komik durum göze çarpmaktadır. Böyle kinayeli komik durumlar aracılığıyla yazar, birçok yerde genel kahramanların portresini canlandırmaktadır. Birbirine karşı hiçbir düşmanlık beslemeyen, hayattaki saf insanların durumunu tanıtmada yazar, diyalog yöntemini yerinde kullanmıştır. Buradaki durum, İtbay ile Askar arasındaki konuşmalardan oldukça farklıdır. Birbirlerine düşman insanları bir diyalog içinde bir an için anlaşmalarını sağlayarak, kahraman karakterinin bir tarafını açığa kavuşturması, S. Mukanov’un diyalog kullanmadaki yazarlık ustalığını göstermektedir. Aynı yapıya sahip diyalog içinde bile, karakteri tanıtmayı isteyen iki yazarın diyaloğu kullanma yönteminin farklı olabileceğini, yukarıda verilen diyalog örneklerinde gösterilmektedir. Böylece her yazarın edebi yöntem olan diyaloğu kullanma özelliğinin yazarlık ustalığına bağlı olduğu ortaya çıkmaktadır.

      Omsk şehrinde ilahiyat üzerine eğitim gören köy okulunun öğretmeni Askar’ın İtbay davranışlarına bakış açısı, nesnel ve öznel motiflerin derin birimiyle ortaya çıkmaktadır. Toplumun önde gelen bilinçli yurttaşı olarak, eski feodal geleneğin zulmüne ve kalabalık halkı saran cahilliğe üzülüyorsa, çocukça davranışlarına göre düşüncelerini gerçekleştirmek istemeyen Askar, asıl niyetini gizleyerek, dişli yöneticinin davranışlarına itiraz eder. Bu meseleyle ilgilenmek üzere köye gelen Madiyar’ın adalet ve akıl sahibi olduğunu düşünen Askar, İtbay’ın zulmünden dert yanar. Çok geçmeden deminki düşüncesinden vazgeçmiş gibi oluyor.

      …

      “Elbette öyle… İtbay gibi zenginler СКАЧАТЬ