31
Tamga: Bir şeyin üzerine basılan nişan, mühür, işaret. Ön Türklerin tarih boyunca iletişim aracı olarak kullandığı bu semboller; Türk etnolojik tarihini oldukça aydınlatıcıdır. Tamgalar mağara duvarlarında, kaya resimlerinde, topluluk, boy, soy ve ailelerin tanıtılmasında, at, sığır, koyun gibi hayvanların vücütlarının değişik yerlerinde, mezar taşlarında, kilim ve halılarda, at koşum takımlarında, heybe ve çuvallarda, ziynet eşyalarında, evlerin kapı ve duvarları gibi pek çok yerde kullanılmış ve halen daha da kullanılmaktadır. Örnek olarak, Orhun Yazıtları’ndaki Göktürk Harfleri’ni tamga olarak değerlendirebiliriz. Aynı şekilde Karaçay-Malkar Türkleri’ndeki sülale tamgalarının maddi ve manevi kültürdeki etkisi günümüzde de devam etmektedir.
32
Buv: Karaçay-Malkar Türkçesinde erkek geyik.
33
Acir: Karaçay-Malkar Türkçesinde erkek at, yılkıyı yöneten aygır.
34
Tigin: Türklerde kağanın oğlu, şehzade, prens.
35
Atların tamgalanması: Yakın tarihe kadar Karaçay-Malkar Türk kültüründe iyi cins atlara, halkların sülale damgalarının vurulduğu görülmüştür. İki yaşını dolduran atların sağrısına (Bel ile kuyrukları arasındaki dolgun bölüm) kızgın metal ile sülale/soy tamgası vurulur. Tamgalama işi topluca yapıldıktan sonra, kurbanlar kesilerek ziyafet verilir ve şölen düzenlenirdi.
36
Budun: Millet, ulus, kavim, boylar birliği, köken.
37
Cavrun kalak: Karaçay-Malkar Türkçesinde kürek kemiğine verilen ad. Kürek kemiği Dîvânü Lûgati’t-Türk’te de “yarın” olarak geçmektedir.
38
Uluş: Dîvânü Lûgati’t-Türk’te köy, şehir manasında kullanılmıştır.
39
Kuvut: Karaçay-Malkar kültüründe mısır ununun kavurulmasıyla elde edilen yiyecek türü. Yoğurt veya kaymak ile yenilebilir. Tereyağı veya bal ile karıştırılarak yumak haline getirilip deri tulum içinde aylarca muhafaza edilebilir.
40
Kak: Karaçay-Malkar kültüründe, mısır unu kullanılarak yapılan lapa. Mısır unu bulunmaz ise buğday unu da kullanılabilir. Kavurma, tereyağ, bal, pekmez veya yoğut karıştırılarak yenilebilir.
41
Cörme: Karaçay-Malkar Türklerine ait yiyecek türü, Bir çeşit işkembe dolması. Koyun bağırsağının içine İşkembesi ve yağı küçük küçük doğranarak doldurulur. Suda haşlandıktan sonra kurutulur. Tuzlu olduğu için uzun süre bozulmadan kalabilir.
42
Çaşıt: Casus, ajan.
43
Kurt Kapanı: Türk savaş taktiğidir. Ay şeklini alan ordunun, düşmanı çevreleyip imha etme yöntemi
44
Sübaşı: Türklerde ordu komutanı. Bugünkü dilde Genelkurmay Başkanı.
45
On iki hayvanlı takvimde bir yıl adı.
1
Kurultay: Eski Türk devletlerinde temel sorunların görüşüldüğü meclis. Kurultay, “kurul” ve “toy” sözlerinin birleşmesinden oluşmuştur. Toy sözcüğü; toplantı, devlet meclisi, bayram anlamlarına gelmektedir.
2
Kürek kemiği: Hayvanların ön bacaklarının gövdeye birleştiği kısım.
3
Kemik Falı: Gelecekten ve bilinmeyenden haber verme yöntemi. kürek kemiği falı da olarak adlandırılır. Kemik falının Karaçay-Malkar kültüründe önemli yeri bulunmaktadır. Bu fal için genellikle koyun ve keçiye ait kürek kemiği kullanılır. Falcı kemik yüzeyinde oluşan çizgi ve çatlaklara bakarak değişik kehanetlerde bulunur.
4
Amanlıkçı: Karaçay-Malkar Türkçesinde kötülükçü, haydut.
5
Kam: Hekim, düşünür, ozan, bilgiç, din adamı.
6
Başlık: Karaçay-Malkar Türklerinin “çepken bashan” da dedikleri, beyaz kuzu yününün sıcak su ile ıslatılıp ayakla çiğnenerek yapıldığı keçeleşmiş kumaştan dikilen ve iki yanında uzun kanatları bulunan kapüşon şeklinde baş ve boyuna sarılan giysi.
7
Yamçı: İç kısmı yumuşak keçeden dışı da sert keçeden yapılan soğuk geçirmeyen bir çeşit pelerin. Dışı tüylü olduğu için yağmur tutmaz.
8
Acun: Dünya
9
Uçmağa varmak: Ölmek, ölüp cennete gitmek.
10
Hıynı: Karaçay-Malkar Türkçesi’nde büyü. İnsanlara kötülük yapmak, zarar vermek, sevgilileri birbirinden ayırmak vs. için yapılır.
11
Tamu: Cehennem.
12
Erlik Han: Eski Türk inanışına göre yeraltında yaşayan ve kötülüğü simgeleyen kötü ruh.
13
Kara içegi: Karaçay-Malkar Türkçesi’nde hayvanların midesine yapışık olan ve yenmeyen bağırsaklar.
14
Cılkı Cılı: On iki hayvanlı takvime göre at yılı.
15
Kurgan: Türk ve Altay kültüründe genelde devlet yöneticileri için yapılan kutsal mezar.
16
Çamçak: Ağaçtan oyularak yapılmış kulplu su kabı.
17
Atasagun: İslamiyet öncesi Türk dilinde doktor, hekim.
18
Bagıvçu: Karaçay-Malkar Türkçesinde doktor, hastalıklarda geleneksel yöntemleri kullanmasını bilen hekim.
19
Antlı egeç: Karaçay-Malkar kültüründe bir erkeğin akraba olmadığı halde bir kızı kardeş ilan etmesi geleneğidir.
20
Sayrı: Hastalık
21
Toy: Düğün, şölen, ziyafet
СКАЧАТЬ