Название: Öldürme Nedeni
Автор: Блейк Пирс
Издательство: Lukeman Literary Management Ltd
Жанр: Современные детективы
Серия: Bir Avery Black Polisiye Romanı
isbn: 9781632918864
isbn:
Birden, O’Malley’nin haklı olup olmadığını düşündü. Belki de hazır değildi.
“Arabanı ödünç alabilir miyim?”diye sordu.
Ramirez kaşını kaldırdı.
“Suç mahalli ne olacak?”
Avery kendinden emin bir tavırla omzunu silkti.
“Sen büyük bir çocuksun. Ne yapacağını bilirsin.”
“Nereye gidiyorsun?”
“Harvard’a.”
DÖRDÜNCÜ BÖLÜM
Bir ofis bölmesinde gezegendeki herkesten daha üstün, başarılı ve güçlü bir halde oturuyordu. Karşısındaki bilgisayar monitörü açıktı. İçine derin bir nefes çekip gözlerini yumdu ve hatırladı.
Evinin daha ziyade bir fidanlığı andıran devasa bodrum katını hatırladı. Ana odanın duvarlarının dibinde çeşit çeşit kır çiçeği vardı: kırmızı, sarı ve beyaz. Her biri farklı zamanlarda alınmış çok sayıda psikedelik bitki de uzun yalaklara ekilmişti; bazıları bu dünyaya ait değilmiş gibi gözüken otlar veya garip çiçeklerdi. Birçoğu, muazzam etkileri olmasına rağmen, herhangi bir vahşi yaşam ortamında dikkat çekmeyecek kadar sıradan bir görünüme sahipti. Zaman ayarlı bir sulama sistemi, termometre ve LED ışıkları sayesinde hayatta kalıyorlardı.
Ahşap kirişlerden yapılmış uzun bir koridordan diğer odalara geçiliyordu. Duvarlarda resimler asılıydı. Bunların birçoğu ölümün farklı aşamalarında bulunan, sonra da içleri doldurularak ‘yeniden’ doğmuş havası verilen hayvanlara aitti: bir yün yumağıyla oynayan, arka ayaklarının üstünde duran bir tekir kedi; sırtüstü yatmış karnının okşanmasını bekleyen siyah beyaz benekli bir köpek.
Sonra, kapılar başlıyordu. Sol taraftaki kapının açıldığını hayal etti. Orada onu, gümüş renkli bir masaya yatırılmış çıplak bedeni, yine gördü. Etrafı güçlü floresan ışıklar aydınlatıyordu. Bir cam büfede, içlerinde renkli sıvı olan bir sürü şeffaf kavanoz duruyordu.
Parmaklarını bacağının dış tarafında gezdirdiğinde kızın tenini hissetmişti. Gerçekleşmiş olan her hassas işlemi tek tek aklından geçirdi: Kızın bedeni boşaltılmış, tahnit edilmiş, temizlenmiş ve içi doldurulmuştu. Yeniden doğuş işlemi boyunca, insan ödüllerine ayırdığı duvarı süsleyen fotoğraflar çekmişti. Fotoğraflardan bazılarını asmıştı bile.
İçine inanılmaz, akıl almaz bir enerji doldu.
Senelerdir insanlardan uzak durmaya çalışmıştı. İnsanlar hayvanlardan daha ürkütücü, daha şiddet dolu ve kontrol edilmesi daha güç yaratıklardı. Hayvanları çok severdi. Ama insanların Sonsuz Ruh için çok daha güçlü kurbanlar olduğunu fark etmişti. Kızın ölümünden sonra, gökyüzü yarılmış, Yüce Yaratıcı’nın karanlık bir imgesi ona bakıp şöyle demişti: Daha fazla.
Aksi bir ses onu düşüncelerinden sıyırdı.
“Yine mi gündüz gündüz hayal kuruyorsun?”
Huysuz çalışanlardan birisi suratını ekşitip tepesine dikilmişti. Adamın suratı ve yapısı eski bir futbol oyuncusu gibiydi. Mavi renkli şık bir takım elbise, sert yanını gizleyemiyordu.
Süklüm püklüm başını eğdi. Omuzlarını da biraz öne eğince, dikkat çekmeyen, ufak tefek bir elemana dönüştü.
“Özür dilerim, Bay Peet.”
“Özür duymaktan bıktım. Bana şu rakamları hazırla.”
Katil içinden kahkaha atan bir dev gibi gülümsedi. İş yerinde oyun, özel hayatındaki oyunlar kadar heyecanlıydı. Kimse onun ne kadar özel, ne kadar kendini işine adamış ve evrenin hassas dengesi için ne kadar elzem olduğunu bilmiyordu. Hiçbiri Yukarı Dünya’da şerefli bir yer edinemeyecekti. Giyinmek, toplantılara gitmek, bir yerden bir yere para aktarmak gibi günlük, önemsiz ve dünyevi işleri anlamsızdı; bunlar sadece onun için anlamlıydı, çünkü onu dış dünyaya bağlıyor, Efendi’nin işlerini yapmasını sağlıyordu.
Patronu bir şeyler homurdanıp uzaklaştı.
Gözlerini açmadan Efendisini hayal etti: Rüyalarında ona fısıldayan ve düşüncelerini yönlendiren o muğlâk ve karanlık şekil.
Dudaklarından fısıldayarak söylediği bir bağlılık şarkısı döküldü: “Ah Efendim, Ah Efendim, işimiz saf. Sen iste, ben de vereyim: Daha fazla.”
Daha fazla.
BEŞİNCİ BÖLÜM
Avery’nin elinde bir isim vardı: Cindy Jenkins. Üye olduğu kız birliğini de biliyordu: Kappa Kappa Gamma. Harvard Üniversitesi’ni ise gayet iyi biliyordu. Bu Sarmaşık Ligi okulu onu üniversiteye ilk başlayacağı sene geri çevirmişti, ama okuldan iki çocukla çıktığı için üniversite eğitimi boyunca Harvard hayatına sızmanın bir yolunu bulmuştu.
Diğer üniversitelerin aksine, Harvard’ın kız ve erkek birlikleri resmi olarak tanınmıyordu: Kampüs içinde veya dışında Yunan evleri yoktu. Ancak kampüs dışındaki çok sayıda evde veya binada ‘kuruluş’ veya özel ‘kulüp’ adı altında düzenli olarak partiler verilirdi. Avery kendi üniversite eğitimi boyunca, üniversite hayatının ikilemini ilk elden görmüştü. Güneş batana dek herkes sadece notlarına odaklanmış gibi yapar, sonra bir grup çılgın parti hayvanına dönüşürdü.
Avery bir kırmızı ışıkta durduğunda İnternet’ten hızla bir araştırma yaptı ve Kappa Kappa Gamma’nın Cambridge’de aynı sokakta iki bölgeyi kiraladığını gördü: Church Sokağı. Kiralık yerlerden biri özel günler, diğeriyse toplantılar ve sosyalleşme faaliyetleri için kullanılıyordu.
Longfellow Köprüsü’nde ilerledi, MIT’nin yanından geçti ve Massachusetts Caddesi’nden sağa saptı. Sağında sık ağaçların ve asfalt kaplı patikaların arasındaki muhteşem kırmızı tuğlalı evleriyle Harvard Yard belirdi.
Church Sokağı’nda arabasını park edebileceği bir yer gördü.
Arabayı park etti, kapıyı kilitledi ve başını güneşe doğru kaldırdı. Ilık bir gündü; hava otuz dereceye yakındı. Saate baktı: on buçuktu.
Kappa binası dış cephesi tuğla olan uzun ve iki katlı bir yerdi. Giriş katında bir sürü giyim mağazası vardı. İkinci katın ofislere ve kız birliği faaliyetlerine ayrıldığını tahmin etti. İkinci katın zilinin yanındaki tek işaret Harvard’ın mavi renkli СКАЧАТЬ