Название: Bozkırın Ulu Ozanı Jambıl Jabayev
Автор: Mirzatay Joldasbekov
Издательство: Elips Kitap
isbn: 978-625-6853-38-6
isbn:
Büyük suçlar atmayasın sen bana!
Süyinbay’ın makamını alarak
Ballar aksın bal dilinden bu yana!” diyerek
– Sizin atınızı almayacağım ve kendi atımı da bırakmayacağım. En iyisi bana siz hayır duanızı verin.
Süyinbay, Jambıl’ın tutumundan onun gelecekte büyük bir ozan olacağını anlamıştı ve büyük toplantı ve düğünlerde hep yanında bulundurmuştu.
Süyinbay hayır duasını verip gök keçiyi yedeğine bağlarken, Jambıl:
“Süyeke, at, deve aldı, çalmadı
Görmediği devlerden kul kalmadı
Sen deveyi tüyü ile yutsan da,
Boğazına değen bir şey olmadı” dedi.
En sonunda Süyinbay:
“Hey, çocuk hey, bu gelişin zamansız
Süyinbay’la gezemezsin kol kola
Daha dursan atsız bile kalırsın
Çok konuşma, al keçiyi, git yola!”
deyip keçiyi yedeğine verip gönderir.
Sörti’nin atını çalıp
Suçsuz yere kesip başı
Issız yolda yaya kalıp
Taşıyamam kargış taşı
Halkta tartışma çıkarıp
Halkta düşünmem isyanı
Onu yurdundan ederek
Saldırarak yakmam canı
Şiiri, sözü dost kılıp
Olurum yurdun ozanı
Hayırlı dua ver baba
Dediğimi tut, dur baba
“Capa’nın oğlu ozandır
İyi yapmış..” el der baba.
Dombıramla söyleyeyim,
Her gün şölen eyleyeyim
Eğlenceler çok olunca
Yurtta olur bol, bereket,
Çalmanın sonu eziyet
Halkım batur, genç halkım
Gelişecek dinç halkım
Ülküsüne erince…
Jambıl, sayısız yarışmada Süyinbay’ın dudaklarındaki ateşli şiirlerin parlamasına şahit olmuştu. “Geldiniz bu ceme gireyim diye
Avuç yağ geçer mi, göreyim diye
Mazlumun malını zalime verip
Yoksulu yağmayla süreyim diye
Yıkılmadan ne duruyor yerle gök?
Fakir ölür açlığıyla neden çok?
Ağlayana, zavallıya bakan kim!
Beyde vicdan, zenginlerde doymak yok”
Ya da
Oruç tutar tespih çeken mollalar
Yoksul soyan zenginlerin gözü dar
Süyünbay Aronulı ozanların Issık Göl’deki atışmasına katıldı
Kavruk buğday, darı bile yemedik
Bizde oruç tutacak bir güç mü var!
Yıl boyunca aç dolaşır yoksul er
Zengin kurttur, fakirlerden oğlak yer.
Her belayı bu dünyada başlatan
Hoca, molla cehenneme çok gider.
Yalanınla ayetler din olur mu?
Baksı, kâhin dindeyken cin olur mu?
Peygambere yakın olan oruç tut,
Tutmaz isem günah mıdır, de, unut!
Jambıl, Jetisu Beyler’in önünde Süyinbay’ın icraatlarını kendi kulaklarıyla dinlemişti.
Süyinbay’ın Jambıl’a olan tesiri özellikle ‘Şagım’, ‘Kedey küyi’, ‘Sat saylanarda’, ‘Manke turalı’, ‘Şaltabaya’, ‘Kali’, ‘Kökimu’, ‘Çarın fermanı hakkında’, ‘Zildi buyrık’ ve diğer birçok yırında hissedilmektedir.
Süyinbay, atışmaların büyük ustasıydı. Katagan, Arıstan-bek gibi Kırgız ozanlarıyla, Kantarbay, Jantay, Tatti kız, Kesken kekil, Özipa, Kunbala, Karga, Tezek töre gibi Kazak âşıklarıyla yarıştı. Ne yazık ki bu icraatlarına çoğu günümüze kadar ulaşamadı. Bu şiirlerinde onun açık sözlülüğü ve ozanlık yeteneği çok bariz bir şekilde görülmektedir. Zenginlerin eksikliklerini eleştirmekte, fakirleri korumakta, halkların dostluğunu yaşatmakta, adaleti ve yiğitliği yüceltmektedir.
Anne babasını çok erken yaşta kaybeden Süyinbay, fakir ve öksüz hayatın tüm zorluklarını fazlasıyla tattı. Hayatta kalabilmek ve karnını doyurabilmek için akrabalarının kuzularını otlattı. Cüzler ve boylar arasındaki çatışmalar, kendi gözleriyle gördüğü zenginlerin zorbalığı ve despotluğu onu çok derinden yaralıyordu. On iki yaşındaki Süyinbay Maytöbe yaylasının eteğindeki Keregetas’ta kuzuları otlatıp şarkı söylerken kayaya bir konup, bir uçarak birbiriyle didişip gürültü yapan kargaları görüp kendisini kargayla atıştırır.
Süyinbay:
“Selamünaleyküm, Karakarga hey!
Uçuruma yuva yapmak nasıl şey?
Gürültüyle kafamızı şişirdin
Dinlemez mi hâlimizi hâkim bey?
Çığrışarak durmadınız ikiniz.
Bölünmeye arsa mıdır, ev mi, ney?
Karga:
“Sen Süyinbay, kuzu baktın, mal yaydın,
Kaderine razı oldun, hak saydın
Mazlum çocuk, sivrisinek sokunca
Yaprakları örtü diye çok yaydın
Seni yiyen düşmanlara kin duyup
Yakaladım tuzak kurup ağ ile
Sen gibiyim zavallı, bir başına
Yersiz yurtsuz dolaşırım boşuna
Sevimsiz görünüşümüze işimiz uygun,
Yaradan’ın ben de şaştım işine”.
“Sutartkış”, N.Hulupov.
Daha СКАЧАТЬ