Название: Tezer yahut Melik Abdurrahmân-is-sâlis
Автор: Abdülhak Hamit Tarhan
Издательство: Elips Kitap
isbn: 978-625-6486-41-6
isbn:
Tezer
Hâşâ
Melik
Durmak ister misin?
Tezer
Emin olunuz!
Sarayı terk eder isem kulunuz,
Ölürüm bir belâlı mastabada!
Melik
Bildiğin kimse yok mu Kortoba’da?
Tezer
Durmak isterdi gönlüme sorsam,
Günde bin kerre mahvolup dursam!
Bildiğim varsa sizsiniz, meliğim
Buna şâhid değil mi tazeliğim?
Olamaz sizden ayrı gönlüm şen;
Bir cehennem gelir bana gülşen!
Yaşasam meskenim mezâristân!
Ölmeden hamr ile yıkar mestân!..
Hele ölsem de sonra zındanda,
Belki na’şim kalırdı meydanda!
Melik
(handân)
Bizce gerdûne-i perî-i garâm
Çift olur vâsıl-ı semây-ı merâm.
Kimse benden tek olmasun rencûr
Kaailim ben olur isem mehcûr!..
Birine varsa rağbetin bilfarz,
Farz olur tahliyen edersen arz;
Ona arzeylerim seni derhâl.
Tezer
Bu ne teklif, aman ne farz-ı muhâl!
Bana zannım sadâkatim mühlik!
(takarrüb-künân)
Hep yalan söylemek mi bîkeslik?
İ’timâd etmiyorsunuz ne desem!
Öldürün nezdinizde kâzib isem!
Melik
Maksadım derdine devâ bulmak.
Tezer
Bana derman şu anda mahvolmak!
İnanırlardı belki öldüğüme!
Kaailim ölmeden gömüldüğüme!
(Melikte nîm-nigâh ile tecessüs-i teessür ettikten sonra dizlerine kapanarak bir hande-i mahremâne ile)
Yine mi kanmıyorsunuz sözüme?
(Melik düşünür.)
Ne için bakmıyorsunuz yüzüme?
(daha mahremâne)
Beni bir kerre okşasan ne çıkar?
Melik
(bağteten)
Sen çıkarsın! Demek ki fitne çıkar!
Tezer
(eli belinde)
Size bilmem nasıl yemîn etsem?
Pâdişâhım! Cihanda yok kimsem!
Zahmetim, râhatim sizinçündür.
İlletim, sıhhatim sizinçündür.
(eliyle muttasıl melikin miyânını arayarak)
Yeter Allâh için beni üzme!
Melik
(kalbî)
Bilirim sözlerin bütün düzme!
Tezer
(kalbi ve daima tecessüste)
Neresinde aceb sinân-ı zeri?
(cehrî)
Anladım! Sevmiyorsunuz Tezer’i.
Sonra nadim kalırsınız lâkin,
O zaman istifâde nâ-mümkin.
(Melik’in hançerini gasbedercesine alıp)
Hele buldum: Bu bir yemîn olsun!
Öleyim gönlünüz emîn olsun!
(İntihar edecek olur.)
Melik
(men’ ile)
Neden ettin ya ölmeğe istek?
Tezer
Buradan çıkmasın vücûdum tek!
Melik
(istiâde-i hançerle)
Neye lâzım? Sadâkatin derkâr.
Neye lâzım ki etmedin inkâr?
Tezer
(ba’d-et-teneffüs)
Beni etmekle lutfa müstağrak,
Sizsiniz cümleye bedel olarak
Rağbet-û-hürmet ettiğim insân,
Şükrüne âciz olduğum ihsân!
Bir benim, bir de siz şu dünyâda,
Başka kim varsa hepsi rü’yâda,
Hepsi gaaibde, hepsi ayn-i hayâl;
Yalınız biz varız bize meyyâl!
Sanki âlemde kimse yok da Tezer
Yalınız Zât-i Şevketinle gezer!
Bu kızı vermeyin, bugün alınız,
Ki giderse yarın kalır yalınız!
Melik
Ne kadar doğru yolda etse sülûk,
Âleme bed gelir zehâb-ı mülûk,
Halk onun aybını görüp söyler,
İyi de olsa çok beyenmezler.
Seni herkes benimle bir görerek,
Cebren almış deyip darılsa gerek.
Tezer
(muğber)
Beni teb’îd edin de görsünler.
Sonra dağdan dağa götürsünler!
Yardım olmazsa bir cihanbandan,
Ne için ürkeyim СКАЧАТЬ