Bir gün köylüler, dağlar arasındaki husumetin farkına varır. Ayaklarının altındaki toprak titremekte, ağaçlar sallanmakta ve dev kaya parçaları her yana yuvarlanmaktadır. Kötü bir şey olacağı açıktır.
Sonunda hepsi bir yerde toplanıp kendilerini nasıl bir felaketin beklediğini tartışmaya başlar. Beklemeye karar verirler ama kararlarının sonunda da hiçbir şey olmaz. En sonunda büyük çaplı bir depremin geldiğini fark ederler. Hepsi dizlerinin üzerine çöküp beklemeye başlar.
Kıvrımların arasından koşarak bir fare çıkar ve bağırır:
“Çok ses, az aksiyon!”
Önemli olan aksiyondur.
TAVŞANLAR VE KURBAĞALAR
Tavşanlar diğer hayvanların zulmünden kaçıp nereye gideceklerini bilmemektedirler. Ne zaman onlara bir hayvan yaklaşmaya çalışsa kaçmak âdetleri hâline gelmiştir.
Bir gün kendilerine yaklaşan vahşi atları görünce korkup göl yanına gelen tavşanlar, böyle korku içinde yaşamak yerine boğulup ölmeyi bile göze alırlar. Gölün kenarındaki bir grup kurbağa tavşanlardan korkarak kendilerini suya atarlar. Bunun üzerine bir tavşan: “İşler her zaman göründüğü kadar kötü değil. Senden kötü durumda olanlar var.” der.
Her zaman senden daha kötü durumda olan birileri olduğunu unutma.
KURT VE ÇOCUK
Çocuğun biri evin çatısına tünemişken aşağıya bakar ve geçen kurdu görür. Bunun üzerine düşmanı hakkında söylenmeye başlar ve saldırmaya hazırlanır: “Seni katil ve hırsız! Nasıl böyle dürüst insanların yanına yaklaşırsın! Ne hadle! Herkes senin nasıl bir cani olduğunu biliyor.”
“Nefreti başka yere yay, genç arkadaşım.” der kurt. “Mesafeni koruyorken cesur olmak kolay.”
Конец ознакомительного фрагмента.
Текст предоставлен ООО «Литрес».
Прочитайте эту книгу целиком, купив полную легальную версию на Литрес.
Безопасно оплатить книгу можно банковской картой Visa, MasterCard, Maestro, со счета мобильного телефона, с платежного терминала, в салоне МТС или Связной, через PayPal, WebMoney, Яндекс.Деньги, QIWI Кошелек, бонусными картами или другим удобным Вам способом.