Zihin bir yere meyilli, başka bir yerden eksik olduğunda buna tek taraflı zihin denir. Tek taraflılık değersizliktir. Herhangi bir şey tarafından tutsak edilmek, bu şey ne olursa olsun, tek taraflılığa kapılmaktır ve Yol’da yürüyenler tarafından hor görülür.
İnsan “Zihnimi nereye koysam?” diye düşünmediğinde, zihni tüm bedeni boyunca uzanacak ve her yere ulaşacaktır.
İnsan zihnini bir yere koymayarak rakibinin hareketlerine karşılık vermek üzere onu bir yerden başka bir yere götürerek kullanamaz mı?
Eğer zihin tüm bedenle hareket ediyorsa, ele ihtiyaç duyduğunda kişi eldeki zihni kullanmalıdır. Ayağa ihtiyaç duyduğunda, ayaktaki zihni kullanmalıdır ama eğer zihni koyacak tek bir yer belirlerseniz, onu oradan çıkarmaya çalıştığınızda olduğu yerde kalacak ve işlevsiz olacaktır.
Zihni, bağlı bir kedi gibi kontrol altında tutup gezinmesine izin vermediğinizde, zihin kendi içinizde alıkonmuş olacaktır. Onu bedeniniz içinde terk ettiğinizde, hiçbir yere gitmeyecektir.
Zihni tek bir yerde durdurmamak için çabalamak, işte bu disiplindir. Zihni durdurmamak amaç ve esas olandır. Hiçbir yere koymadığınız sürece her yerde var olacaktır. Zihin bedenin dışına hareket ettiğinde bile eğer sadece bir yöne gönderilirse diğer dokuz tanesinde olmayacaktır. Zihin sadece bir yönle sınırlandırılmazsa, onunda da var olacaktır.
Sağlıklı Zihin ve Bulanık Zihin
Sağlıklı zihin, tek bir yerde kalmayan zihindir. Tüm beden ve benlik boyunca uzanan zihindir.
Bulanık zihin, bir şey üzerinde düşünürken olduğu yerde donup kalan zihindir.
Sağlıklı zihin bir yerde donup kaldığında, bulanık zihin dediğimiz şeye dönüşür. Sağlıklı zihin yolunu kaybettiğinde, her yerde işlevini yitirir. Bu nedenle onu kaybetmemek önemlidir.
Sağlıklı zihin, bir yerde durmayışı açısından suya benzer. Bulanık zihin ise buza benzer ve buzla elleri ve başınızı yıkayamazsınız. Buz eridiğinde suya dönüşüp her yere akar. Böylece elleri, ayakları ve diğer her şeyi yıkayabilir.
Zihin bir yerde donup kaldığında donmuş suya benzer ve özgürce kullanılması olanaksızlaşır. Elleri ve ayakları yıkayamayan bir buz gibi… Zihin eritilip su gibi kullanıldığı zaman tüm beden boyunca uzanarak her yere ulaşır.
Sağlıklı zihin budur.
Var Olan Zihnin Özü ve Olmayan Zihnin Özü
Var Olan Zihin, tıpkı Bulanık Zihin gibidir ve kelimenin tam anlamıyla “var olan zihin” demektir. Bu, konu ne olursa olsun tek bir yönde düşünen zihindir. Zihinde düşünecek bir şey olduğunda, ayrımsama ve düşünceler ortaya çıkacaktır. İşte bu nedenle Var Olan Zihin olarak bilinir.
Olmayan Zihin, Sağlıklı Zihin gibidir. Bir yerde donup kalmaz. Ayrımcılığa ve düşünceye sahip olmayan, tüm bedence uzanıp gezinen zihne, Olmayan Zihin denir.
Olmayan Zihin, hiçbir yere yerleştirilmemiştir ancak tahta ya da taş gibi de değildir. Duracak yerin olmadığı yere Olmayan Zihin denir. Durduğunda, zihinde bir şey var demektir. Zihinde bir şey olmayan duruma, Olmayan Zihnin Özü denir. Bir başka deyişle, zihnin ve düşüncenin yokluğudur.
Olmayan Zihin durumu iyi geliştirildiğinde, ne bir şeyle durur ne de bir şeye ihtiyaç duyar. Dolup taşan su gibidir ve kendi içinde var olur. İhtiyaç ânında ortaya çıkar.
Sabit zihin özgürce ilerleyemez. Benzer şekilde, bir arabanın tekerlekleri de sabit bir şekilde durmadıkları için dönebilirler. Oldukları yere saplanmış olsalar hareket edemezlerdi. Zihin de tek bir yere saplanıp kaldığında işlemeyen bir şeydir.
Eğer zihinde bir düşünce varsa, bir başkasını dinleseniz bile onu duyamazsınız. Bunun nedeni, zihnin kendi düşünceleriniz tarafından alıkonmuş olmasıdır.
Eğer zihniniz bu düşüncelerin içine çekilirse, dinleseniz bile duymazsınız; baksanız bile görmezsiniz. Bunun nedeni zihinde bir şeyin yani düşüncenin olmasıdır. Orada olan bu şeyi uzaklaştırmayı başarabilirseniz, zihniniz Olmayan Zihne dönüşecek, ihtiyaç duyulduğunda işleyecek ve amacına uygun davranacaktır.
İçinde olanı uzaklaştırmaya çalışan bir zihin, eylemin kendisiyle meşgul olacaktır. Eğer insan onun hakkında düşünmezse, zihin bu düşünceleri kendiliğinden uzaklaştıracak ve Olmayan Zihin haline gelecektir.
Eğer insan, zihnine hep bu şekilde yaklaşırsa, ileri bir tarihte zihin birdenbire bu duruma kendiliğinden varır hale gelecektir. Eğer insan bunu aniden başarmaya çalışırsa, zihin asla oraya ulaşamaz.
Eski bir şiir söyle der:
“Düşünmeyeceğim” diye düşünmek,
İnsanın düşüncelerinden biri de bu.
Yapmanız gereken tek şey düşünmemek
Hiç düşünmemeyi.
Kabağı Suya Atın, Aşağı Doğru İtin ve Size Geri Dönecektir
Bir kabağı aşağı itmek, bunu elinizle yapmak demektir. Bir kabak suya atılıp aşağı doğru itildiğinde başka bir taraftan aniden su yüzeyine çıkacaktır. O, her ne olursa olsun, tek bir yerde durmayan bir şeydir.
Bilge bir insanın zihni bir an bile durmaz. Suya itilen kabak gibidir.
Kalacak Yeri Olmayan Bir Zihin Yaratın
Çin-Japon dillerinde omushoju jijogoshin olarak telaffuz edilir.
Bir insan, ne yaptığına bakılmaksızın, bir şey yapmayı düşünen zihni yarattığında zihin o şeyde durur. Bu nedenle, kişi zihnini duracak bir yeri olmaksızın yaratmalıdır.
Zihin yaratılmazsa, el harekete geçmez. Hareket halindeyken doğal olarak o harekette duran fakat hareketin planlanma sürecinde durmayan zihni yaratanlara “tüm yolların hünerli insanları” denir.
Bağlılığın zihni, duran zihinden doğar. Ruhun göç döngüsü de böyledir. Bu durma, yaşam ve ölümün bağları haline gelir.
Kiraz çiçeklerine ya da sonbahar yapraklarına bakar, onlara bakan zihni yaratırken de onlarla durmaması gerekir.
Jien’in11 şiiri şöyledir:
Her şeye rağmen,
Kokusunu bırakacak çiçek,
Fundalıklar arasındaki kapıma.
Oysa ben oturur ve bakarım, ne acıklıdır bu dünya.
Bu, çiçeğin kokusunu, ona baktığım sırada ve zihnim daha ileri gitmiyorken, Olmayan Zihinle yaydığı anlamına geliyor. Zihnin beni bu kadar çaresiz bırakması СКАЧАТЬ
11
Jichin adıyla da bilinen Jien (1155-1225), Tendai mezhebinin bir şairi ve keşişiydi.