Paris’te Bir Türk. Ахмет Мидхат
Чтение книги онлайн.

Читать онлайн книгу Paris’te Bir Türk - Ахмет Мидхат страница 36

Название: Paris’te Bir Türk

Автор: Ахмет Мидхат

Издательство: Elips Kitap

Жанр:

Серия:

isbn: 978-625-6485-56-3

isbn:

СКАЧАТЬ toplam yedi saati geçmiş olan bu seyahat az kalmıştı ki akşam yemeği vaktini de geçirsin. Arabacının hakkını tamamen ödedikten ve bir frank dahi şarap parası verdikten sonra lokantaya girip Gardiyanski’yi yemek başında buldu.

      Конец ознакомительного фрагмента.

      Текст предоставлен ООО «Литрес».

      Прочитайте эту книгу целиком, купив полную легальную версию на Литрес.

      Безопасно оплатить книгу можно банковской картой Visa, MasterCard, Maestro, со счета мобильного телефона, с платежного терминала, в салоне МТС или Связной, через PayPal, WebMoney, Яндекс.Деньги, QIWI Кошелек, бонусными картами или другим удобным Вам способом.

      1

      Maznun: Zannolunmuş. Zan altında bulunan, kendisinden şüphe edilen. (e.n.)

      2

      Teeddüb: Edepli olma. Utanma. Çekinme. Edebini takınma. (e.n.)

      3

      Çeşm: Göz. (e.n.)

      4

      Mebna aleyh: Üzerine kurulmuş şey, bir fikrin dayandırıldığı temel konu. (e.n.)

      5

      Heyet-i mecmua: Bir şeyin teferruatına ve cüz’lerine bakılmaksızın bütününün gösterdiği hâl ve manzara. (e.n.)

      6

      Heyet-i umumiye: Bir şeyin teferruatları nazara alınmadan olan umumi durumu. (e.n.)

      7

      Salta: Yakasız, iliksiz, kolları bolca bir tür kısa ceket. (e.n.)

      8

      İstizah: Belirsiz ve müphem bir şey hakkında açık konuşulmasını istemek. İzah istemek. (e.n.)

      9

      Müteaacibane: Şaşakalma suretiyle. Taaccüb eder şekilde. (e.n.)

      10

      Mehamid: Şükür ve hamtler. Medihler. Sebeb-i şükür ve hamd olan hasletler. (e.n.)

      11

      İşar: Yazı ile haber vermek. Anlatmak, bildirmek. (e.n.)

      12

      Hikmet-füruş: Hikmet bildiğini iddia eden, hikmet satan. (e.n.)

      13

      Masnu: Sanatla yapılan, yapılmış. Yapma, yapmacık. (e.n.)

      14

      Telezzüz: Tat ve zevk almak. Zevklenmek. (e.n.)

      15

      Hodendiş: Kendini düşünen. Kendi için endişe eden. (e.n.)

      16

      Temellük: Yaltaklanmak, tevazu ve yumuşaklık göstermek, dalkavukluk. (e.n.)

      17

      İştimal: İçine almak, kaplamak, çevirmek, ihata etmek, şamil olmak. (e.n.)

      18

      İnbisat: Açık yüzlü olma, şâd, mesrur ve mahzuz olma, gönül açıklığı, kalp ferahlığı. (e.n.)

      19

      Müdekkik: Dikkatle araştıran. İnceden inceye tetkik eden. En ufak gizli şeyleri bilmeye, görmeye çalışan. (e.n.)

      20

      Taaddüd-i zevcat: Birden çok kadınla evlenmek, nikâhlı eşlerin birden çok olması. (e.n.)

      21

      Taaddüd-i ezvac: Çok kocalılık. (e.n.)

      22

      Temeddüh: Kendi kendini övmek, kendini beğendirmeye çalışmak, böbürlenmek. (e.n.)

      23

      Mücerrib: Tecrübe eden, deneyen, sınayan. (e.n.)

      24

      Zendost: Kadınların peşinde dolaşan, kadınlardan hoşlanan, zampara. (e.n.)

      25

      Bîdar: Uykusuz, uyumayan. Uyanık. (e.n.)

      26

      Mahkuk: Hakkedilmiş. Sert bir şey üzerine sert kalemle kazılarak yazılmış. (e.n.)

      27

      Mezbure: Adı geçen. İsmi yukarıda geçen. (e.n.)

      28

      Olamaz, olmaz, olmayacak, olması, gerçekleşmesi olanaksız. (e.n.)

      29

      Müteazzım: Taazzum eden, büyüklük taslayan. (e.n.)

      30

      Tefevvüh: Ağza alma, dil uzatma, münasebetsiz söz söyleme. (e.n.)

      31

      Bililtizam: Bile bile. Bir şeyi doğru ve lüzumlu görüp taraftar olmakla. (e.n.)

      32

      Arz-ı СКАЧАТЬ