Balkar Şiir Antolojisi. Kanşaubiy Miziev
Чтение книги онлайн.

Читать онлайн книгу Balkar Şiir Antolojisi - Kanşaubiy Miziev страница 5

Название: Balkar Şiir Antolojisi

Автор: Kanşaubiy Miziev

Издательство: Elips Kitap

Жанр:

Серия:

isbn: 978-625-6853-53-9

isbn:

СКАЧАТЬ kemiğinle tutup sürükler.

      Kurduğun ev, yazdığın şiir kalır,

      Sahibiyse ölüm değil, insandır!

1940

      GENÇLİK

      Gençlik, sen yayın okuydun,

      Ben savdım seni başımdan,

      Hangi dağların ardında kayboldun?

      Hangi kayaya çarptın sonunda?

      Gençlik, çok benziyordun baharda

      Sülünün boynuna sen.

      Yoksa o benim vurduğum

      Dağlardaki geyik miydin sen?

1911

      DÖRTLÜKLER

      Allah vazgeçmiyor zalimlerden,

      Ne yapayım zavallı halk için ben?

      Namazım da, niyazım da yetmiyor

      Sözüm yaprağın kulağına gitmiyor.

1908

      Bağdat’ta, İstanbul’da nice kaldım.

      Mekke’de Kabe taşına secde kıldım.

      Döndüğüm vakit zavallı yurduma

      Sanki ben dünyaya yeniden doğdum.

1910

      Halk için mutluluk nerde bilseydim

      Bacaklarımı at kılar uçardım.

      Aramızda kan selleri aksa da,

      Yüreğimi kayık yapar geçerdim.

1910, Mekke

      Gemi ile nice denizler aştım.

      Türk’ün de Arap’ın da halkına şaştım.

      Fakir her yerde fakirce yaşıyor,

      Kuvvetli kuvvetsizin etini yiyor.

1910, İstanbul

      SAİD ŞAHMURZAEV

(ŞAHMIRZALANI SAİD)(1886-1974)

      En yaşlı Balkar şairlerden Said Şahmurzaev, Oğarı Çegem köyünde doğdu. Balkar edebiyatı çalışmalarını Meçiev ile birlikte ilk başlatanlardan (1916) biridir. 1925’te Şahmurzaev, Simferopol Pedagoji Enstitisüıne kaydını yaptırır. Enstitüyü bitirdikten sonra Nalçik’te Balkar Dili ve Edebiyatı öğretmeni olarak uzun yıllar çalışır. Aynı zamanda aydınlatma işlevi de üstlenen öğretmen ve şair Şahmurzaev, okullar için hazırlanan ilk Balkar ders kitaplarının da yazarıdır. Şiirlerinin birçoğu bestelenmiş olup halk arasında yaygın olarak söylenmektedir.

      En ünlü şiiri “Kaya Kızı Kırlangıç” 8mart 1944’te Balkarların Orta Asyaıya sürüldüğü günlerde bu vesileyle yazılır ve yasak olduğu halde halk içinde ağızdan ağza dolaşmaya başlar. Şair bundan dolayı baskılara uğrar. 1974’te hayata gözlerini yuman şair, vasiyeti gereği Oğarı Çegemıde gömülüdür.

      Başlıca kitapları: Sırıyna (1957, Kaval), Bitkileri Biliğiz (1960, Bitkileri Biliniz), Nazmula (1961, Şiirler), Jemişle (1961, Meyvalar), Şuyohlağa (1966, Balkarca ve Kabartayca, Dostlara), Tanğ Alada (1967, Tan Vakti), Zaman Jeli (1967, Zaman Rüzgârı), Taulunu Kalendarı (1970, 1986, Balkar Takvimi).

      KAYA KIZI KIRLANGIÇ

      Kaya kızı kırlangıç,

      Kayalarda uçardı.

      Konardı kenarına,

      Orda yuvası vardı.

      Kayalarda öterdi,

      Şiirler söyleyerek.

      Yüksek gökte oynardı,

      Bizleri terk ederek.

      Meskenin kaya iken

      Kim dağıttı yuvanı?

      Niçin kalkıp gidersin,

      Öksüz kılıp kayanı?

      Kaya kızı kırlangıç,

      Gittiğin yer neresi?

      Mağaralar boş kaldı,

      Yok mu emanetçisi?

      Kaya kızı kırlangıç,

      Kayadan niçin kaçtın?

      Dağı, taşı ağlatıp

      Ovaya niye uçtun?

      Ne var bu ovalarda,

      Size kim bakar, tanır?

      Bilmediğin ovada,

      Size kimler yaranır?

      Ovada rüzgâr eser,

      Kayalık, mağara nerde?

      Soğuk meyve bile yok,

      Yazın sıcak günlerde. .

      Kışlar da soğuk geçer,

      Ne çok titretir seni.

      Odun, dal bulamazsın,

      İncitir bedenini.

      Soğuk yel uğuldayıp

      Ovalan ağartır.

      Aynı şekilde yazın,

      Ak yüzünü karartır.

      Kaya kızı kırlangıç,

      Kim kovalar sizleri?

      Bu dağları kıskanıp

      Niye getirmez geri?

      Kaya kızı kırlangıç,

      Uzaklara uçarsın.

      Söyle niye ağlarsın

      Nerelere göçersin?

      “Poyraz acı, kar soğuk

      Doğrusu çok korkuttu.

      Dağlardan sürdü bizi,

      Yurdumuzu yok etti.

      “Yuh olsun eşkıyaya!

      Çok zorbalık ettiler.

      Yuvaları yıkarak,

      Dağıtarak gittiler.

      “Gün gelir dağların da

      Sisi pusu açılır.

      Bahar gelir neşeyle,

      Cümle zalim yok olur!”

      Kaya kızı kırlangıç,

      Unutmayın dağları.

      Açık olsun yolunuz!

      Hatırlayın bağları.

      Yola çıktık uzağa

      Gidiyoruz Kazak’a4

      Çoğalıyor öksüzler,

      Muhtaç kaldık azığa.

      Nerede dolaşırız,

      Ayranım yok kâseye,

      Ağlar anababalar

      Yapışarak asaya.

      Bu yurttan ağlayarak,

      Gittik СКАЧАТЬ



<p>4</p>

Kazakistan