Название: Bir Arpalık Yer
Автор: Анонимный автор
Издательство: Elips Kitap
isbn: 978-625-6852-36-5
isbn:
Arpalık köyünün “Konumunun özelliğini, benzersizliğini dere yatakları ve uzun uzun gözün alabildiği vadisiyle bakir doğası tamamlamaktadır… Dere yatakları ve yamaçlar Natura 2000 elektronik ağıyla (Rum hükümetince) korunmaktadır” (Andri, 2014). Köyün içerisinden geçen Bodamya deresi, oradaki bakir doğanın canlı kalmasına katkı sağlamaktadır. Rum özel ve resmi makamları, bugün bile bölgenin doğal zenginliklerinin korunup, 1964 öncesi Kıbrıs Türk yaşamını yansıtmayan biçimiyle (Türk mezarları ortadan kaldırılmış, okul yok edilmiş, cami ve Türk Evleri yıkılmış, bölgedeki verimli zeytin ağaçları ortadan kaldırılmış durumdadır) turizme açılması konusunda çaba harcamaktadır.
Resim: Arpalık Köyünde, Mezar Olduğuna İnanılan Dikili Bir Taş.
Arpalık Köyünden Ayrılanların Demografik Yapısı ve Sosyal Yaşamı
Arpalık köyünde çatışmaların yaşandığı 6 Şubat 1964 öncesi4 doğanların en genci şu an 60 yaş dolaylarında orta yaşlı olup, bunun üzerinde olan nüfus giderek yok olmaktadır. Yaşanan çatışmalar ve göç, Arpalık köylülerinin nüfusunu da etkilemiştir. Köyde doğup büyümeyen ancak ailesiyle ilişkilendirdiği manevi bağlar sayesinde kendisini Arpalıklı sayan genç nesil dahi bugün orta yaş kategorisine yer almaktadır. Elde edilen veriler analiz edildiğinde, halk göç etmeden önce köyde 50 Türk ve 5 Rum aile yaşamaktaydı5. “Ayios Sozomenos, 1992 nüfus sayımına göre içinde ikamet eden olmayan ve “ölü bölge” olarak adlandırılan alanla çevrilidir” (Şabanlar, 2017).
Resim: Arpalık Köyünün Göç Hareketleri Tarihlere Göre Veriliyor. TC (Turkihs Cypriot) Kıbrıslı Türleri, GC (Greek Cypriot) Rumları Anlatmaktadır. 1831 Tarihli Nüfus Sayımında Yalnızca Erkek Nüfus Gösterilmektedir6.
Köyden göç eden nüfusun yaklaşık 200 kişi olduğu belirtilmektedir. Kıbrıslı Türkler, göçle birlikte Kuzey kesiminde kalan Akıncılar köyüne, Rumlar ise Güney’de Türkçe adı Dereli olan Potamia (Bodamya) köyüne göç etmişlerdir. Arpalıklı Türkler, 1974 Barış Harekâtı’ndan sonra nüfus mübadelesi kriterleri çerçevesinde Rumca adı Argaki (Argaca) olan Akçay’a kitlesel olarak yerleştirilmiştirler. Mesarya bölgesine de münferit olarak yerleşen Arpalıklılar olduğu tespit edilmiştir. Toplumlararası diyalog ve Kıbrıs müzakerelerini desteklemek üzere oluşturulan ‘Kıbrıs’ta Ülke İçi Zorunlu Göçler Projesi:(PRIO Cyprus Center)’in verilerine göre “1831 Osmanlı nüfus sayımında (yalnızca erkekler sayılıyordu) Müslüman Türk nüfusu, Rumlardan %50,7 oranında, daha fazlaydı. 1891’de bu oran %69’a yükseldi. Britanya dönemi boyunca, köyün Kıbrıslı Türk nüfusu istikrarlı bir artış gösterirken, Kıbrıslı Rumların sayısı giderek azaldı. 1960’da Kıbrıslı Rumların nüfus içindeki payı sadece %12,6 idi”. Yine aynı projede, Türk ve Rum halklarının karma yaşadığı köyler 1891’lerde 346 iken, cumhuriyetin kurulduğu 1960 yılında 114’e düşmüştür. Daha önce de belirtildiği üzere, 6 Şubat 1964 çatışmaları sonrası, köy boşaltılmıştır. 1992 yılında demografik özellikleri belirlemek için gerçekleştirilen nüfus sayımına göre, “Agios Sozomenos’ta yerleşim yok, ancak az sayıda yer bölgedeki Kıbrıslı Rum yetiştiriciler tarafından kullanılıyor” diye belirtilmiştir (Quarrıes Latouros Ltd. 2008, Kasım).
Söz konusu araziler, İngiliz idaresinden itibaren İngiliz hükümetinin belirlediği destebanlarca (kır bekçisi) denetlenmekteydi. İngiliz yönetiminin, 1958’den sonra, yerel yönetim seçimlerine izin vermesiyle, Arpalık köyünde, nüfus oranına bakılmaksızın hem Türk hem de Rum muhtarlar belirlenmiştir. Bu tarihten itibaren, Türklerin kamusal işlerine Türk, Rumlarınkine de Rum muhtar bakmaktadır (Samani, H., Mavrada, Samani, M., Georgiou, Ed. Counsell, 2011). Sosyal yaşamda evlilik hem Türk hem de Rumlar için kutsal bir anlam taşımaktadır. Kıbrıs’ı 1625 senesinde ziyaret eden Pietro Della Valle’ye göre Aya Napa Manastırı’ndaki yortuya bazı Müslümanlar da katılmışlardır. Adayı ziyaret eden bir başka gezgin Pokok da 1738 tarihli yazısında, Müslüman erkeklerin, Hıristiyan kadınlarla genellikle evlendiğinden söz etmektedir” (Samani, H., Mavrada, Samani, O., M., Georgiou, Counsell, Partridge, Foster 2011, s. 33). Arpalık köyünde özellikle 1900’lü yıllardan sonra, bu tür evliliklere rastlanmamaktadır.
Kıbrıs’ta Göçler ve “6 Şubat 1964, Kara Perşembe”
Tarihi süreçlere bakıldığında, Kıbrıs’ın geçmişinin hatta bugününün bile, sayısız göç hareketlerine sahne görülmektedir. Bu nüfus alışverişinin en önemli nedenleri, adanın, coğrafik açıdan ulaşılır, jeopolitik anlamda önemli ve doğal kaynaklar bakımından iştah kabartıcı boyutta olmasıdır. Sıralanan nedenlerin sonucu olarak yaşanan göçlerle iki farklı boyutta yüzleşmektedir. İlki açlık, kıtlık, fakirlik gibi ekonomik durumdur. İkincisi ise dinî, uluslararası, ulusal, bölgesel savaşlardır. İşte tüm bu nedenlerin yıllar içerisinde tek bir yere akıtıldığı ‘siyasi bir gölet’ oluşturularak, adaya farklı yönlerden gelen ve giden insan selleriyle sürekli beslenmiştir. Bu akışkan yapı, çalışmamın evrenini oluşturan Arpalık köyünün hem içinden hem civarından geçmiştir.
Kıbrıs Türk tarihine kara leke olarak geçen çocuk yaşta gelin yapılarak Araplara satılan kızların öyküleri, ekonomik göçe bir örnek olarak gösterebiliriz. Kıbrıs’a genellikle eşek, katır almak için gelen zengin ve Müslüman Filistinliler, Kıbrıslı Türk kadınlara da talip olmaktaydı. “Bu nedenle bu genç ve çoğu güzel ama yoksul kızların… dilini, karakterini bilmediği erkeklerin arkasına takılmak ve Kıbrıs’tan Filistin’e giden bir vapura binmekten başka çareleri yoktu” (Cahit, 2011,s.87). Bu olaylar, Birinci dünya savaşının sonu, ikinci dünya savaşının başlangıcına denk gelmektedir. “1930-1958 döneminde, İngilizlerin baskı yasalarının yürürlükte olduğu, dünya ekonomik krizinin Kıbrıs’ı da etkilediği görülmüştür” (Mutluyakalı, 2012, s.66). İngiliz Sömüre idaresinin adadaki ekonomiyi ve yerinden yönetimi tamamen kontrol altına alma girişimi7, o dönem dünyada yaygınlaşan “devletçilik” (Dokuyan, 2015, s.24) anlayışıyla bire bir örtüşmektedir. İngiltere 1940 yılında, içlerinde 50.000 Yahudi sığınmacı da bulunan bütün İtalyan ve Alman ecnebileri sürgüne göndermiştir (2015, s, 47).
Resim: Arpalık (1964/Şubat) Saldırı Sonrası Akıncılara Taşınan Kıbrıslı Türkler.
Adadaki göç hareketleri ise, ekonomik ve uluslararası sorunlardan ziyade, İngiliz idaresinin de uygulamalarının etkisiyle siyasi bir sorun etnik ve milli nedenlere bağlanmıştır. Ada üzerinde Enosis istekleri, Kıbrıs Türkü’nün buna karşı duruşu toplumlararası çatışmaları körüklemiş, 1960’da Kıbrıs Cumhuriyeti’nin kurulmasıyla çatışmalar durmuştur. Rumların 21 Aralık 1963 tarihinde Akritas Planı çerçevesinde Kıbrıs Türkü’ne yönelik planlı ve kapsamlı bir katliama başlaması, iki toplumlu çatışmaların temelini oluşturmuş, Arpalık köyü de bu durumun dışında kalamamıştır. “30 Aralık 1963’de Kıbrıslı Türk çoban Fikret Seferoğlu davarı ile birlikte kayboldu. Ve birkaç yıl öncesine kadar daha bulunamamıştı” СКАЧАТЬ
4
1831 kayıtlarına göre köyde 34 Müslüman, 33 Hristiyan erkek yaşamaktaydı. 1891’de ise köy nüfusu 70 Kıbrıslı Türk, 31 Kıbrıslı Rum iken, 1931’de 81 Kıbrıslı Türk ve 57 Kıbrıslı Rum idi (Ahmet Cavit, derleme, 2022).
5
Arpalık köyünde yaşayan nüfus karmaydı. Tabloda 1831 tarihini gösteren Osmanlı nüfus sayımında Kıbrıslı Türkler ki Müslümanlar olarak belirtilmektedir, Kıbrıslı Rumlardan %50,7 daha fazla gösterilmektedir. 1891 tarihinde bu oranın Kıbrıslı Türklerin lehine arttığı ( %69) görülmektedir. İngiliz Sömürge idaresince köydeki Kıbrıslı Türklerin sayısında istikrarlı bir çıkış, Rumlarda da düşüşten söz edile bilinir. Kıbrıs Cumhuriyeti döneminde 172 Türk ve 25 Rum yaşamaktaydı. 6 Şubat 1964 tarihli çatışma sonucu hem Türk hem de Rum nüfus köyü tamamen terk etmiştir. Köyde 1964 sonrası harabeye dönüştürülen Kıbrıslı Türklere ait mülkler, 1974 sonrası yerle bir edilmiştir. Çatışma sonrası genel anlamda Türklerin Akıncılara, Rumların ise Bodamya’ya sığındığı bilinmektedir. 1974 sonrası yerleştirmelerde, Arpalıklı Kıbrıslı Türklerin çoğu Akçay’e taşınmıştır.).
6
(PRİO Cyprus Center. (TB). Yerinden Edilme ve Yeniden Yerleşim Yolları/ Lefkoşa / Agios Sözomenos. Http://www.prio-cyprus-displacement.net/default.asp?id=261/22.03.2022).
7
“Babama Aysozomeno’da desteban olmayı önermişti köyün muhtarı. İkinci dünya savaşı başlamıştı. İngiliz dönemiydi. 1941 veya 42 yılındaydı. Yaşımın küçük olmasına rağman hala hatırlıyorum. Evdeki varımızı yoğumuzu bir arabaya yüklemişti babam. Arabayı köyümüzdeki bir Rum arabacıdan “ödünç” almıştı. İki katrırın çektiği, tekerlerkleri odundan olan o eski arabalardandı. Aysozomeno’ya taşındık. Köyün girişinde kiraladığı bir eve yereştik. 1944 yılına dek oraa kaldık. Savaş bitince yeninde köyümüzde döndük” (Aziz, 2015, s, 105).