Hint mitolojisi. Arthur Berriedale Keith
Чтение книги онлайн.

Читать онлайн книгу Hint mitolojisi - Arthur Berriedale Keith страница 15

Название: Hint mitolojisi

Автор: Arthur Berriedale Keith

Издательство: Maya Kitap

Жанр:

Серия:

isbn: 978-625-8068-02-3

isbn:

СКАЧАТЬ vermiştir. Mit oldukça ilginçtir ve İndra’nın çarpışmada yardım ettiği özel bir kahramanla arkadaşlığı sayesinde insanlar için güneşi kazanmasına dair hikâyeyle karıştırılır. Yine de diğer paragraflarda Kutsal İndra’ya karşı düşman olarak görünmektedir. Kıtlık iblisi olarak Şuşna ile savaşta İndra Kāvya Uşanâs’ın da yardımını almışlardır. Kāvya Uşanâs benzer şekilde Vṛitra’yı öldürmesi için ona yıldırım yapmıştır.

      Ölen insanların ilki olan Yama’nın (tıpkı kendisi gibi Vivasvant’ın oğlu) aksine yaşayan insanların ilki olarak göze çarpan Manu’nun bağımsız bir konumu vardır. Mükemmel anlamda ilk kurban veren, Agni ile Soma kültünün yaratıcısıdır ve aslında Soma ona bir kuş tarafından getirilmiştir. Tıpkı ilk kurban veren kavramını şekillendirdiği gibi, törende başlıca rol oynayan yedi rahip grubu da kutsal olarak isimlendirilen ve tanrılarla özdeşleştirilen yedi kâhinle temsil edilir.

      İyiliksever olarak tapınılan tanrıların ve ruhların karşısında iblisler ordusu ya da çoğu zaman tek başına hem tanrılara hem de insanlara düşman olan ruhlar bulunur. Tanrılar bu ruhları, kendi yararlarından daha çok insanlar için mağlup eder. Asuralar, Ṛigveda döneminden önce Hint mitolojisinin tamamında iblislerin isimlendirilme şekline bakacak olursak, en eski dönemde henüz böyle bir konuma ulaşmamışlardı. Asura burada normalde faydalı bir ruh anlamındadır. Sadece dört paragrafta (ve bunların üçü onuncu ve son kitapta yer alır) Asuralardan iblisler olarak bahsedilir ve tek başına sözcük sadece üç kez bu anlamda kullanılmıştır. Diğer yandan “Asuraları katleden” unvanı İndra, Agni ve güneşin her birine uygulanır. İnekleri tanrılar tarafından, özellikle de İndra tarafından kazanılan Panilerden çok daha fazla bahsedilir. Kurbanlık adaklar hususunda isimleri “cimri” anlamına gelir. İnsana özgü cimrilik sıfatı şüphesiz inekteki saf yağı bile gizlemekle suçlanan şeytani düşmanlara devredilmiştir. İblis olarak sayılabilecek diğer insan düşmanları arasında Dāsalar ile Dasyular bulunur. Doğal bir dil sapmasından dolayı Dāsa ismi “köle” anlamına gelmeye başlamış ve kendini Ṛigveda’da bu anlamda bulmuştur. Üstelik şüphesiz aborijinler olan tarihsel Dāsalar cennete tırmanıp güneş ile suları tanrılardan saklamak isteyen diğerlerinin arasında yer alırlar. Ve Dāsaların sonbahar kaleleri neredeyse hiç sadece insan hisarları olamamıştır. İsmin insanlardan iblislere aktarılması belirgin olmasa da daha ileri gidip Paṇiler ile Dāsaları belirli kabilelerle eşitleyip onları Vedik Hintlilerin Arachosia diyarında savaş açtıkları Parnianlar ve Dahaelerde görebilir miyiz? Bu varsayım ilgi çekicidir ancak Vedik faaliyet sahnesini oldukça uzak batıya taşır ve bizi Ṛigveda’nın altıncı kitabının olaylarını yedinci kitapta anlatılanlardan çok uzağa yerleştirmeye mecbur kılar. Yedinci kitabın ilgi alanı, Vedik şiir sanatının büyük bir kısmının evi sayılan Hint “Orta Diyarı”na odaklanmaktadır.

      Tanrıların düşmanlarının çok daha yaygın ismi ya “İncitici” ya da “Kendisine Karşı Korunması Gereken” sıfatlarıyla bilinen Rakşasalardır. Bu iblisler nadiren, iblislerin bir türünü temsil eden Yātular ya da Yātudhānalar (Büyücüler) olarak adlandırılır. Köpek, akbaba, baykuş ve diğer kuşların biçimine sahiptirler. Koca, erkek kardeş ya da sevgili biçimine girerek kadınlara şeytani niyetle yaklaşırlar. İnsanların ve atların etini yiyip ineklerin sütünü içerler. Güçlerinin muayyen zamanı akşam vakitleridir. Diğer her şeyin ötesinde kurbandan ve duadan nefret ederler. Özellikle Agni yani Ateşe onları kovup yok etmesi için yalvarılır ve bu nedenle “Rakşasa Katili” unvanını kazanmıştır. Sonraki edebiyat eserlerinde Rakşasalar ile tanrıların düşmanı olarak Pişāçalar yer almaktadır. Tıpkı, Asuraların tanrıların düşmanları ve Rakşasaların insanların düşmanı olduğu gibi. Ancak Ṛigveda’da sadece sarı tepeli, sulu Pişāçalar bilinir. İndra’ya onları yenmesi için dua edilir. Diğer düşman ruhlar ise Arātiler (Bağnazlıklar), Druhlar (İnciticiler) ve Kimīdinlerdir. Bunlar aslında çift oldukları düşünülen goblinlerdir.

      Bireysel olarak iblislerin tanımında kesin bir terminoloji bulunmaz. Öyle ki Pipru ile Varcin’in ikisi de Asuralar ve Dāsalar olarak geçer. İblislerin en büyüğü açık ara sürüngen Vṛitra’dır. Vṛitra ayaksız, kolsuz, homurdanan, Dānu’nun çocuğu, “akarsu”dur ve İndra onu katlettiğinde serbest kalan suları kuşatandır. Bununla birlikte birçok Vṛitra vardır ve ismi göksel düşmanların yanı sıra yersel olanlara da verilir. Vala, İndra’nın düşmanlarından bir sonrakidir. Kendisi ineklerin tutulduğu ve inekleri serbest bırakmak üzere İndra’nın delip yardığı mağaranın kişileştirilmesidir. Arbuda, İndra tarafından ineklerinden mahrum bırakılmıştır. İndra onu ayaklarının altında ezip başını yarmıştır. Vṛitra’nın sadece bir biçimi gibi görünmektedir. Bunlardan daha belirsiz olanı, Tvaştṛi’nin üç başlı oğlu Vişvarūpa’dır (Çok Biçimli). Kendisi Trita’nın yardımıyla İndra tarafından inekleri elinden alınıp öldürülmüştür. Bazı bilim insanları onun suretinde ayı görmüşlerdir. Ancak kişiliği bu konuda net bir sonuca ulaşamayacağımız derecede karanlıktır. İblis Svarbhānu’nun alaşağı edilmesi İndra tarafından başarılmıştır. Diğer yandan Atri, gökyüzünde düşmanın kararttığı güneşin gözünün yerine geçer. Dāsa Şuşna ise İndra’nın çırağı Kutsa’nın baş düşmanı olarak karşımıza çıkar fakat mitlere özgü karakteri İndra’nın onu yenerek suları kazanması, inekleri bulması ve güneşi elde etmesiyle açıklanabilir. İsminin anlamının ya “Yakıcı” ya da “Tıslayan” olması gerekirken aynı zamanda, kötü hasatlara neden olmasıyla tarif edilir. Belli ki bir kuraklık iblisidir. Bazen doksan dokuz kalenin Dāsa’sı Kulitara’nın oğlu ve İndra’nın öldürdüğü Şambara ile birleştirilir. Gerçi Şambara kendisini minyatür tanrı sayar. Pipru ile Varcin de İndra’dan önce gelir. İlkinin elli bin siyahi savaşçısı ikincisinin de yüz bin savaşçısı vardır. Aynı zamanda Asura ve Dāsa olmaları sebebiyle Aryanlar tarafından devrilen aborijin kabilelerin koruyucu tanrılarıydılar. İsimlerinin Sanskritçede “Direnişçi” ve “Parlayan” anlamına geldiğini söyleyebiliriz. Dhuni ve Cumuri, Dāsalar İndra tarafından dindar Dabhīti’nin hatırına uyumaya gönderilmişlerdir. Kaleleri de Şambara, Pipru ve Varcin’in kalelerinin yanında yıkılmıştır. Dhuni, “Kükreyen’” anlamına gelir ancak görünen o ki Cumuri Aryan değildir. Muhtemelen Ilībişa, Sṛbinda ve hakkında pratik anlamda pek fazla şey bilmediğimiz diğerleri, Aryanlara düşman olan tanrıların ya da rakiplerin aborijin isimleri olabilir.

      Конец ознакомительного фрагмента.

      Текст предоставлен ООО «Литрес».

      Прочитайте эту книгу целиком, купив полную легальную версию на Литрес.

      Безопасно оплатить книгу можно банковской картой Visa, MasterCard, Maestro, со счета мобильного телефона, с платежного терминала, в салоне МТС или Связной, через PayPal, WebMoney, Яндекс.Деньги, QIWI Кошелек, бонусными картами или другим удобным Вам способом.

      1

СКАЧАТЬ