Müştak Gönülleri Aydınlatan Edebiyat. Babahan Muhammed Şerif
Чтение книги онлайн.

Читать онлайн книгу Müştak Gönülleri Aydınlatan Edebiyat - Babahan Muhammed Şerif страница 10

Название: Müştak Gönülleri Aydınlatan Edebiyat

Автор: Babahan Muhammed Şerif

Издательство: Elips Kitap

Жанр:

Серия:

isbn: 978-625-6853-87-4

isbn:

СКАЧАТЬ meyve veren gözlere,

      Dağa, taşa kazıyalım ÖZGÜRLÜĞÜ

      Canım ÖZGÜRLÜK, ışığım, kanım…

      Şairin “İğde Ağacı” şiirinde “baharda suslu, kışın çırçıplak”, “hapislerle komşu”, “yapraklarıne özlem türküleri dokunmuş” iğdenin gamli halininden tasa çeker ve sonunda şöyle hitap eder:

      Neden bizimle konuşmuyorsun?

      O canlı, dipdiri duruşunla,

      Hep onu düşündürüyorsun,

      Görmüşlüğün var mı iğde ağacı?

      Özgür yaşamayı biliyor musun?

      Şair iğdenin gamli halini zebunliği, uysallığıyla bağlı görmektedir, yine özğürlükten bahs etmektedir. Uysallık, mutilik belli bir hallerde kötü akibetler doğurur. Zaten uysal, muti insan millet, vatan refahı için mücadele bir tarafta dursun, hatta kendi kadrı için de baş kaldıramaz. Uysallık, mutilik ayni bu tarafıyla millet için sosyal yönden bir tehlikedir. Oğuz Tansel sanat yoluyla bunu meydana çıkarmıştır.

      Okur “Canım Özgürlük” ve “İgde Agaçı” şiirlerini okurken, düşünmeğe başlar ve onda manevi köleliğe, uysallığa nefret uyanır, özgürlük duyguları kalbinden yer alır. Lirik kahramanı renkli ve canli tasvir etmek için şair kendi manevi ruhi halini şiire sindirebilmiştir. Hakiki şiir de böyle olur, yani şiir okurun kalbi ve şuurunu etkileyerek, onda insani sıfatları şekillendirmesi gerekir.

      “Salkım Soğüt” şiirini “İgde Ağaçı”nın mantiki devamı diyebiliriz.

      Ayrılıktan eğlim eğlim dalların,

      Düşüncelere dalmışsın kapkara.

      Başın yerde gözlerini mi yitirdin?

      Gölgen toprağa uzanmış, düşüncelerin suya.

      Toprak adamına benzer duruşun,

      Ağacım, bana da ver sabrından.

      Sabrlı olmak aslında güzel faziletdir. Maksata erişmek, bir işi yapmak için sabr gerekir. Sabırın altında sarı altın var, anlamındaki ata sözü boşuna söylenmemiştir. Ama sabrın başka tarafları da vardır. Masele, cebir zulma sabr etmeği, millet, vatan bağımlı iken hiç iş yapmadan sabr etmeği olumlu vasıflandırmak mümkün değil.

      Şairin ister Antalya, Toroslar, deniz, nehir, dağlar, ister tabiat güzellikleri hakkında yazdıgı bir çok şiirleri okurda vatana sevgi hislerini uyandırır. Şairın tabiat tasviri hakkındaki şiirlerinde lirik kahramanın ruhi halini tam olarak his etmek mümkün. “Antalya dolayları” ve “Bılıtıs” serisindeki aşağıdeki mısralara bakalım:

      2/

      Boyasını konuşturur meşe, çam

      Baş uçları tutkuyla emer maviliği

      Seçkin güzellik, bu görkem

      Anlatılamaz, görünce kalakaldık.

      Zakkum çiçekleri, yolumuzu

      Kınalayan ırmak; uçuşur düşçe

      Göğün aynası Manavgat çayı;

      Inciler saçan alımlı çavlan

      Yaratır binbir ebemkuşağı.

      3/

      Korkusuz söylence yiğitleri

      Tıklar çağların kapısını

      Usumda Bellerophon’un serüveni

      Benzer güzelliğiyle de Yusuf’a

      Tanrıçanın verdiği altın gemle

      Yakalamış gök kanatlı aygırı,

      Ejderhayı tepelemiş Yanartaş’ta

      Yüreğine oturan kardeş acısı

      Dolaştırır, sürgün gibi, yadelde…

      Özlemle, sevgiyle kanatlanıp.

(“Antalya dolayları”)

      Toruslar! Tomurcuk gölgeli orman

      Saçları portakal boyada periler.

      Olgunlaştırdı dişiler sultanını

      Türküler söylediğin korulukta

      Saçların zambak, sümbül kokar,

      Yosunlanarak göksünü ezdiğin

      Ormanlı derede, yıldız ışığında

      Nar dudaklarını öpmüştü çoban.

(“Bılıtıs”)

      İşbu şiirlerdeki tabiat tasviri insan ruhunu etkiler, onu güzelleği kadrlamak, sevmek ruhunde terbiyeler. Şairlik hayata yeni gözle bakmak, başkaların göremediği nesneleri görmektir. Bu yeni ve renkli benzetmeleri, istiareleri meydana getirir. Oğuz Tansel de tabiatdeki haller ve insan ruhundeki değişiklikleri derinden his etmiş ve bu hissiyatlarını meydana çıkarmak için yeni teşbihler, istiareleri bulmuştur. Maviliği tutkuyle emen meşe, çamlar, tanrıçanın verdiği altın gemle yakalanan gök kanatlı aygırlar, portakal renkli saçları zambak, sümbül kokan periler gibi teşbihler yurda, vatana sevgi hislerini uyandırır. Tabiati seven kişi vatanı, tum insaniyeti de sever.

      Oğüz Tansel’in tabiat manzaraları hakkındaki şiirlerinin ictimai, toplumsal değeri de şundadır. O evvala tabiat manzarasını nasılsa öyle, yani tum güzelliğiyle tasvir etmiş, sonra bu tasvire vatanseverlik duygularını sindirmiştir. “Özgürledik bütün tutsakları”,“Kendini bağışlamaz, testiye de öfkeli. Söbüçimenli kızın serüvenine Dayanmaz can, kan ağlar bilisiz, Ayışıklı gecede akan gözyaşı Yakınca toprağı, gül açar”,“Barış güzellik, ülkesine Yepyeni bir güneş doğacak”, “Kızlar mağarasında su perisi, Görülmemiş düğünü anlatıverdi. Ay yüzlü Hand kız Türk gelini Korumuş halkını, ülkesini”, “Bir çağlı gibi gezdim tiyatroda Kölelik savaşmış özgürlükle Usum, donakaldı, düşüncelerim” satrları bu esas manayı yine de kuvvetlendirmiştir. Şair renkli tabiat manzarasına poetik anlam sindire bilmiş, kendi kıvanclarına, heyacanlarına okuru da “münten” etmiştir. Prof. Dr. Talât S. Halman şairin “Masal dünyası” seçme şiirler kitabına önsözünde yazdığı gibi: Oğuz Tansel “Doğanın en güzel imgelerini özümsemiş ve daha mutlu bir dünya uğruna imgelemini harekete geçirmiş olan bir estetik ve vizyon virtüözü… Halk şiirimizin güzellemeleriyle ağıtlarını kendi sanatının imbiklerinden süzerek ruh okşayıcı bir geleneği bugüne ve yarına taşıyan bir ozan”dır. Oğuz Tansel tabiat hakkındaki şiirlerinde sadece doğayı derinden iyi bilen ve seven kişi olarak değil, belki toplum ve insanın gelişmesini düşünen, insan kamilliğine engel olan seylerden nefrat eden şair olarak meydana çıkmiştır.

      Oğuz Tansel’in “Savrulmayı Bekleyen Harman” şiiri okurun göz önünde altın güz, sonbaharın güzel manzarasını canlandırır.

      Orak mevsiminin tadı ellerde.

      Aldı kış örtüsünü yüzüne kırlar.

      Harman, bekliyor savrulmayı,

      Yönet esmeli bu deli rüzgâr.

      Sevgiler taze buğday kokar,

      Yaba ellerde, gözler hülyalı,

      Kara СКАЧАТЬ